Mavinin koynunda uyuyan peri
Gönülden gönüle akar Araklı…
Kalecik’ten bakan görür her yeri
Basiret gözüyle bakar Araklı…
Mahura’nın suyu dağıtır şifa
Pazarcık’ı gezen buluyor safa
Bütün dertlerini kaldırır rafa
Şimşek olup gökte çakar Araklı…
Sofraların şahı karalahana
Ninem pişirir de koyar sahana
Ne zaman son bulur gurbet âh ana?...
Hasretin gönlümü yakar Araklı…
Canımızdan aziz vatan toprağın
Elin ormanına değer yaprağın
Tasvir edilemez gülşenin, bağın
Sana pek yakışır vakar Araklı…
Köyüne, yaylana kurban olduğum
Uğrunda bir yaprak gibi solduğum
Bir ömür arayıp sonra bulduğum
Gölgemi peşine takar Araklı…
Burnumda tüterken hasretlim, sıla…
Sen çıkarsın diye inandım fala
Yurdundan göçene olsan pusula
Kırma sevenleri sakar Araklı…
Neyleyim sen yokken baharı, yazı
Şimdi arar oldum kemençe, sazı
Dudağıma sinmiş denizin tuzu
Gönlümü kuşatır efkâr Araklı…
Denizi seyreyle Konakönü’nden
Mehtaplı gecesi güzel gününden
Haberdar olursun şehrin dününden
Hüzün yağmurundan bıkar Araklı…
Ninniden munistir dalganın sesi
Hoştur rüzgârların o gül nefesi
Dünyada huzurun tektir adresi
Engelleri bir bir yıkar Araklı…
Üzerine her gün yağmur boşanır
Köylüsü kentlisi, sabrı kuşanır
Bir ömür burada ne hoş yaşanır
Yayla çiçekleri kokar Araklı…
Zaman bu şehirde akar da gider
Hatıralar bağrı yakar da gider
Gün gelir can tenden çıkar da gider
Bizi renkten renge sokar Araklı…
Geçim kaynağıdır fındığı, çayı
Yağmur eksik olmaz on iki ayı
Rabbim vuslatına erdir sevdayı
Hasret gömleğini çıkar Araklı…
Araklı’dan uzak her ömür boştur
Yılantaş Yaylası, bilsen ne hoştur
Burada yaşamak pembe bir düştür
Uzağına düşmek sıkar Araklı…
Aho’da oynanır horonun hası
Kemençeler siler kulakta pası
Gurbete düşenin büyük rüyası…
Hasretinden yaşlar döker Araklı…
Karadere akar, varır denize
Ne hoştur suları, hacet yok söze
Onca güzelliği gelir mi göze?
Kem sözleri ağza tıkar Araklı…
Denizler kıskanır mavi gözünü
Cennete benzettim o ay yüzünü
Sevdim baharını, sevdim yazını
Üzerine efkâr çöker Araklı…
İlâhî bir fırça boyamış seni
Aydınlık yoldasın, eskimez yeni
Tarih tekerrürdür, unutma dünü
Gün doğunca şafak söker Araklı…
Masmavi sahilde keyfince uzan
Minarelerinden okunur ezan
Müminin kalbinde hakemdir izan
Hakk’a karşı boyun büker Araklı…
M. NİHAT MALKOÇ