Karanlık
bir köşeye çekilir
Yanaklarımı
avuçlarıma alır
Gelmişten
geçmişten düşüncelerle
Hayalen
zamanı geriye çevirir
Bazı
geceler elimde olmadan üzülürüm
Sakin
bir ağustos seherinde
Gündüzü
güneşi özlerim
Etrafımda
karanlık gölgeler, korkarım
Belli
belirsiz bir rüzgarla üşürüm üşürüm
Bazı
geceler farkına varmadan büzülürüm
Dünyaya
geliş evrelerim aklıma gelir
Dedelerimin
ninelerimin yüzleri belirir
Sanki
kendi feryatlarımı duyar gibi olurum
Çarmıhta
Hazreti İsa benzeriyle
Bazı
geceler daha doğmadan yüzülürüm
Toprağa
alacağı olan borcumu öder
Ruhu
derinliklerinde hücrelere böler
Benlik
ve senlik denilen egoyla helalleşir
İmbikten
dökülen bir su misali akar akarım
Bazı
geceler ummana dalmadan çözülürüm
İnsan
yatağa girmeden de rüya görürmüş
Oturduğum
bu yerde horul horul uyurken
Ürkütücü
bir kâbusla ayağa kalkarım
Üst
üste konulmuş binlerce süzgeçten
Pınar
gibi çağlayan gözyaşlarına karışarak
Bazı
geceler aslımı bulmadan süzülürüm.
22.08.2018
Ahmet
Çelik