Zaman parçalarına yansıyan silüetler

Deniz dalgalarında geçmişi sahneliyor

Her seste günah dolu, kul hakkıdır niyetler

Kapanmayan her yara, ahirde yineliyor!

 

Çağ atlar gibi zıplar ip atlarken çocuklar

Tıpkı açmaya hazır gibidir tomurcuklar

Kalem defter çantada gezer, çalar düdükler

Lakin açılmaz gözü, mazi yatar sedyeye!

 

Her gördüğüm aslından yansıyan sanal gölge

Yazılmış tarih tek tek, okuyana çok belge

Egoya bağlanmış hal, hemen öfkeleniyor

Basarsan damarına olsa da âlim, bilge!

 

…/Aş-iş zahmetsiz olsun, mirasa yağar övgü

Mal versen baş eğdirir, yoksa bitmez sövgüsü!

 

Dalga aynı, zaman da aynı ne ahlar yayar

Kurşun atan kişiyse tek tek vukuat sayar

Kan mavi görünür bu nasıl dengeleniyor

Beşer bıkmaz, yedikçe bayatla yine doyar…

 

…/Müslüman evladıyız harpte ölsek şehidiz

Peygamber ocağında kardeşliğe şahidiz!

 

Lakin deniz bu, bozar... Oyalar durur emel!

Bozkır asla denize benzemez toz olur yel

Boğar, göz gözü görmez, sınava doymaz amel…

Dünyalığa mahkûm bir savaşta Kâbe’deyiz!

 

Öğüt dinlemedikçe Ah olur yel savurur

Kalben inanmadıkça gözleri hırs kavurur

İnat eden üstüne yığar kum tepeleri

Boşuna geçer ömür, dil kurur, kalpte durur…

 

Güneşten gelen ışık aşkına damga vursa

Aysa karanlığında yer yok dese duyguya

Sarar o ruhtan tene kanser dolu bezeler

Feryat figan çığlıklar, çare olmaz korkuya!

 

Ten şifa bulmak için her iğneyle sarsılır

İki göğsün arası narmış gibi yarılır

Katliama alışmış Ermeni Rum çeteler

Kendi kazdıkları şer kuyulara atılır…

 

Allah’tan başkası da bilmez nedir adalet

Dikenleri deler de, boşa giyer sandalet!

Uyku tutmaz maziyi yaşatırken gecede

Üç günlük beyliği de olur sonsuz sefalet!

 

Görmeli, teslim olsa yaratana bir anda

Puslu anı aşmışsa ilhamla dolan kanda

Korkuya neden biter ağardığında tanda  

Huzur güneşi doğar tefekkür dolu hecede…

 

Ekmeğe mahkûm aciz, edilmez artık taciz

Dertlerine şifadır, benlik ölür doğar biz

Bozkır denizi olur sefa yapar limanda

Mazisi cennete nur, dilde yoktur beyhude!


…/Tarih tekerrür etmez, ders alır, eşer, eşer

Gül kokar, sümbül kokar... Toprağı deşer, deşer!

 

Saffet Kuramaz


( İbret Alana Tarih Tekerrür Etmez başlıklı yazı safdeha tarafından 19.10.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu