hala felak içerim, gel yudum yudum hergün
tahtıma el koydu yar, gayet muhayyeridir
her dem kopar dururdu, yine fırtınam durgun
...
yolu patika yarin derin yar kıyıları
taksirattır bilemem dündeydi iyileri
har idi köz oldu aşk, mazide sayıları beşiğinde sevgiler alışkanlığım yorgun ..
bedenim ayrı gayrı, şu kalbim neden oldu
kaderimi kırdılar soramam neden oldu
kara yazgı derler ya, belirgin eden oldu
zülfüyle perişanım delik deşik bir vurgun
.
bu canımı veren mi, yoksa sen misin alan
yolunur yaralarım arzuhalime talan
mecnun etti tek nefes, küpünden sızan nalan
inkar edemem bu yol, unutulmaya sürgün
...
ecel aklar bezenmiş nikahımız kıyılır
bağrıma benzer şafak söküldükce ki yılar
sabahcılar boş komaz, doldurdukca koyulur
bu ümsüle atlamaz çareler çoktan kırgın
.