Sen Bana Böyle Öğretmemiştin Ki Yaşarken Ölünür Mü Anne?
SEN BANA BÖYLE ÖĞRETMEMİŞTİN Kİ YAŞARKEN ÖLÜNÜR MÜ ANNE?
Yazgım kayıpken yalan düşlerde bir yüzüm ebruli bir yüzüm gazel şimdi Kimin aklına gelirdi ki bir yangının içinde mimozalar yetiştirmek Bir solukluk müsaade istedim ki bir yıkık viranenin derinlerinde nefes alayım. Pembeler kilitli kaldı çoktan dermanlar cehennemlerin gölgelerinde yanıyor. Buğulu sevdaların ayaklarında düş kokulu adamların prangaları kanıyor.
Sen bana böyle öğretmemiştin ki yaşarken ölünür mü anne?
______Diyordun ki bana hep beyaz ol nabzını yakalayacaksın elbet doğruların ______Ama en çok zirvelerde ki ak duvaklı kardelenler leke tutuyormuş anne ______Suç üstü yakalanmış çocukluğum menzilimde bir yorgunluk bağlıyor yollarımı ______Bir uçurumun dibinde Yusufsuz bir matemde can çekişiyor kelebeklerim ______Savururken bahtımın rüzgarı yıldız tutmayan bu kör karanlık gecede kayıbım.
______Sen bana böyle öğretmemiştin ki yaşarken ölünür mü anne?
Dudaklarımda ıslanan bir duayla kimden çaldım ben bu hıçkırıkları? Bir rehin diken düştü sol yanıma üşüyorum yama tutmayan bir ayrılıkta Ve bir düş kök saldıkça ciğerimde sabrım oluk oluk kanıyor anne İçimde ki aynalara bir gölge nakışladım tenhası yangınlı yanıyorum. Bir kanlı pusudan bir vurgun düşmüş ömrüme bir yudum aşk istedim diye
Sen bana böyle öğretmemiştin ki yaşarken ölünür mü anne?
______Bir ürkek ceylandım bu çağ yangınında umutlara uzanan tomurcuk bahardım. ______Siyah zebanilerin parmak uçlarında yalancı kokusuz heveslere kandım. ______Bir kırıntı aşk diye yanan Leyla’ydım Mecnunlar hani yalan söylemezdi anne? ______Bir ıssız sokakta yürürken hüzün giyen şarkılar biriktirdim sol yanımda ______Tüm kırlangıçlar bir müebbette hüküm giymiş ağır yaralı ihanetli ekime kanıp
______Sen bana böyle öğretmemiştin ki yaşarken ölünür mü anne?
Noktasız virgülsüz karşılıksız sevebilmek her şeye rağmen değil miydi aşk anne? Meğer mutlukları yağmurlara asmışım bir sağanakla herkes kendi rengine boyandı. Bir sonbahar hikayesinde uçurtmalar ağlıyor gökyüzü neden bu kadar kirlenmiş anne? Gün geldi bir hasreti gömdüm kabirlere hani dağlar eğilmezdi bir avuç kum tepesine? Hani güller topraksız sevda ayrılıksız hani umutlar katıksız olmazdı?
Sen bana böyle öğretmemiştin ki yaşarken ölünür mü anne?
_______Artık ne olur izin verme sakın sürmesinler kirli ellerini kefensiz ölümüme _______Her şey yalan her şey boşmuş bak yine yetim yine öksüz kaldım ben anne _______Kabul ettim yenildim bak saçlarıma karlar yağıyor bu ayazlı ocaklarda _______Tüm ışıkları söndür ne olur ört üzerimi bırak kızın hiç uyanmasın artık anne _______Hayat hani hep benim gözümle baksın diye dualar ederdin ya secdelerinde
___________Hayatı sen bana böyle öğretmemiştin ki yaşarken ölünür mü anne?
Güzel nefesiyle, sesiyle şiirime renk veren Kalimera’ya çok teşekkür ediyorum. Sevgimdesiniz şairim Hep saygımla...
Annem yasemin çiçeklerinin mısraları sanadır Bak cici cici neler yazıyor kızın meleklerle yolladım cennete Koynunda kokunla uyut olur mu? Bebeğin seni çok özledi duamdasın seni çok seviyorum anne
DİLERİM HAYAT VE AŞK HEPİMİZE ANNEMİZİN GÖZÜYLE BAKSIN....
( Sen Bana Böyle Öğretmemiştin Ki Yaşarken Ölünür Mü Anne? başlıklı yazı yasemin-cana tarafından 12.03.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.