Bu sana belki ilk belki son serzenişim
Belki dahası çıkar gönlümden belki daha da eksilir gövdem
Bana yabancı gelen bu şiirler, hikayeler, öyküler…
Kaçalım diyorum bu diyarlardan bir daha ölme pahasına
Beni anlamak adına bir kere de olsa ağla
Gözyaşları iyi gelir yaraya
Yara bana aitse var yak ağıtlarını ey penceresiz yuva
Ben kuş muyum, dert miyim bir parça dal pahasına
Beni al kurtar bu şehirden
Ne halim varsa varsın sana görünsün ahtım
Dilimde sözcükten gayrı elimde benden hayrı mı var
Ne halim var benim senden başka
Ben vur ama kimseye de anlatma
Ölmüşüm, evet ölmüşüm aslında
Senin varlığın bir gölge gibi bana
Benim gölgem bir insan gibi hâlâ
Küfürleri arkamdan süslü atasözü
İltifatları önümde idamlık bir köprü
Var at beni kör kuyularına
Var sal beni koyunlar arasında kurt çarmıhına
Ölümüm bir hadis gibi
Can çekişmelerim bir surenin sureti
Ne halim var benim senden başka
Al beni bu şehirden öldür gece yarısında