Haydi gel otur karşıma
Senle karşılıklı saatlerce susalım
Kim çıkabilmiş aklı arşına
An içinden anlar bulup çıkaralım
Benim babam da çok susardı
Bazen uzaklara dalardı
Belki susacak dost arardı
Belki gizli yarası kanardı …
Düğümlendi binlerce cümle
Kafa tutsam da her heceye
Çıkmıyor tek kelime
Cümleler ertelendi başka kara geceye
Hem benim babam da az konuşurdu
Belki onun oluşuydu
Yada bakkal kasap sorunuydu
Tek zenginliği onuruydu
Babam öfkeliydi bazen
Hızlı nefes alışından derdik
Dişlerini avurdunda gezdirirdi
Taksitleri ödeyemezdi bilirdik
Senede bir, babam mutlu derdik
Öpüşünden bilirdik
Bulutlar üstünde gezerdik
O gün uçurtmaya yön veren yeldik
Dost diye uzatılan elim kırsan
Bugün lal olmuş dilim ah etmez
İndirip kaşları bağırsan kızsan
Tutulmuş dil tek kelam etmez
Babam da susar yemezdi yemek
Ne zordu onun için gülümsemek
Anladım, anlamak için susmak gerek
Susmak… Ne çok şey demek…