Ela Gözlü İstanbul
Pabucu yırtık menekşelerim
Açmak için Rumeli hisarında sancılanırken
Camekanın içindeki
Elma şekeri güzelliğine gözüm düşerdi
İnce tülden gülüşünü beklerken
Surları çekerdin pencerene
Şahi bakışlarla ipek sevgiler fırlatarak
Gönlünü fethetmek isterken
Hicran yüklü kavgalarım
Top kapından içeri sızardı
Aşiyanda martılar simit telaşındayken
Boğazında moraran erguvanlara
Öpücük atardı muhacir kırlangıçlarım
Yedi tependeki saçlarını rüzgarım tararken
Yüzünde ki sümbüllere papatyalara
Matarasıyla su serperdi duygularım
Çamlıca da bir mimozanın salasını duysam
Bozulurdu gözyaşı orucum
Düşerdi damla damla bir örümcek ağına
Yeniçeri başkaldırışları mı
Ulufe dağıtan utangaçlığın bastırırken
Lale devri hayallerimi
Patrona Halil nazların bitirirdi
Niye öfkelendiyse felek, kopardı
Yollarımızın kopçasını
Gençliğimin yürek duvarında kaldı
Soğuk damga dağlama resmin
Şimdi
Gebze'de
Beli bükülmüş vazolarda açmayı bekliyor
Körpe umutlarım
Fatihin olamasamda Şairin oldum
Ben seni mısra mısra sevdim
Şiirimin başkenti hep sen oldun
Ela gözlü İstanbul
(
Ela Gözlü İstanbul başlıklı yazı
Kazım Gök tarafından
4.06.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.