Merhabalar, değerli sanat dostları...
Bu güzel, medeni sayfanızı bir süredir takip ediyorum ve
yakın zamanda da üye oldum.
Her ne kadar kalem ehli insanların buluştuğu bir ortam olsa
da, genelde, kalem ehillerinin bile sokaktaki insandan pek bir farkı olmadığına
üzülerek şahit oluyoruz ne yazık ki.
Bence, KÜLTÜR VE SANAT ın olduğu ortamda, o birliğin
bütünlüğüne zarar verecek tutum, söylem ve davranışlardan mutlaka kaçınmak
gerekir. Çünkü kültür ve sanat bir toplumun çimentosudur. Elbette ki o
insanların da belli bir ideolojik düşünceleri ve siyasi görüşleri vardır,
olmalıdır da ama bu unsurlar, bizim toplumumuzda her zaman, toplum içerisine
hançer gibi sokulmuştur. 12 Eylül öncesini yaşadık, biliyoruz. O sebeple hep,
kültür ve sanat ortamlarında her zaman derim ki; kimsenin siyasi görüşünü ve ideolojisini
bilmek dahi istemiyorum. Benim ortak
paydam sizinle burada, bir arada bulunma sebebim olan kültür ve sanattır. Siyaset veya ideoloji, başka ortamlarda
elbette tartışılabilir, münazara edilebilir. Ama kültür ve sanat ortamına asla
sokulmamalıdır.
Nitekim nice, saygı duyduğumuz, yıllarca izlediğimiz büyük sanatçılarımız
gün geldi, siyasi ve ideolojik yapılarıyla taraf olunca kendilerini heba
ettikleri gibi sanata ve kalplerimize de zarar verdiler. Onlara olan sevgimizi
tarumar oldu. Tabi bizim tarafımızda olanları yine sevdik de ötekilere
küstük...! Ne gerek vardı, hepsini sevmeye devam etseydik ya?
İşte burada güzel olan “sanatsal” birliği, ortamı görünce
gerçekten çok mutlu oldum. Ne kadar muhteşem; şairler bir birleriyle nazireler
yaparken şair yürekliler de sağdan-soldan sohbetin tadını çıkarıyorlar... Her
ortamda bunu bulamıyoruz ne yazık ki. Bu saygı ve muhabbet çok nadir. Olsa da
belli ideolojik ve siyasi görüşler arasında...
Kültür ve sanat ehli kimseler toplumun önünde örnek
insanlardır. Onlar, birlik ve beraberlik içerisinde olmadıkça o toplumda
bütünlük sağlanamaz... Onlar, “biz” kavramında bileşmedikçe, “ben” kavramıyla cebelleştikçe
toplum da birlik ve beraberliği sağlayamaz, geriler.
Bir düşünür der ki; bir toplumun kalemleri ne kadar cesur,
adil ve medeni olursa o toplum da o denli medenileşir...
Sözün özü; herkese teşekkür ediyorum, bu güzel örnek birliği
sağlamış olmanızdan ötürü... Bu birik, ilahi-nihai bozulmasın inşallah,
çoğalarak artsın ve tüm ülkemi sarsın... Umarım ben de, aranızda, farkında
olmadan, bu güzelliği zedeleyecek bir hataya düşmem... Hatasız kul olmaz derler
ya, bir hataya düşersem de uyarılarınız beni mutlu edecektir. Sürç-i lisan edersek affola... Saygı, sevgi ve selamlar...
( Mümin Sağlam)