Doğru
söylem dara, asılır oldu,
Yalanlar
gerçeği, çulladı dostum.
Milletin
derdine, küsülür oldu,
Vaatler
vitrini, pulladı dostum.
Her gelen yokluğun,
resmini çekti,
Vaatler
söyledi, umutlar ekti,
Bir görsen
dilleri, bin bir çiçekti,
Her türlü
desene, salladı dostum.
Hâkimde
savcıda, şaştı adalet,
Suçlularda
kaldı, artık cesaret,
Allah’tan
korkanda, gerçek feraset,
Atiyi
falcılar, falladı dostum.
Haberci
gasteci, çıktılar fondaş,
Hangisini
tutsan, birine yandaş,
Bu gidişle
elbet, taş yağacak taş,
İftira doğruyu,
solladı dostum.
Çocuklar
kadınlar, telef edildi,
Nice
gayrimeşru, halef edildi,
Şeytan
işlerine, selef edildi,
İblis
çirkinleri, gülledi dostum.
Gel gör ki
kimse de, kalmadı saygı,
Bozuldu akıllar,
herkeste kaygı,
Bu nasıl
bir iştir, bu nasıl duygu,
Hadsizlik
edebi, yolladı dostum.
Kibrimiz
akıyor, her yanımızdan,
Helal ile
akmıyor, ter yanımızdan,
Kimseye yol
verme, sür yanımızdan,
Hurdaysa
araban, nalladı dostum.
Ne çok
bencil olduk, ben merkezliyiz,
Memleket
yansa da can merkezliyiz,
Bir kabahat
varsa, sen merkezliyiz,
Güçlüler
haksızı, kolladı dostum.
Fitnenin
her türü, başta musibet,
Duymuyordu
kimi, hiç etme hayret,
Doğru
söyleyene, sen de sitem et,
Söylemler
eylemi, külledi dostum.
Siyaset teröre,
suça karıştı,
Oy uğruna
herkes, böyle yarıştı,
Hiç kan dökülmeden,
sözler vuruştu,
İtidal
nefreti, yelledi dostum.
Âdem der ki
dostlar, işte halimiz,
Gerçek
söylemekten, geri dilimiz,
Sadece
doğruluk, olsun yolumuz,
İstikbal
atiyi, halledi dostum…
Âdem
Efiloğlu