NEREDE
Haydi, yeniden o eski günleri yâdedelim, yeniden başlatalım o heyecanı. Hem, kendimizi o zamana götürüp, yakınma yerine o günleri yaşayalım, mutluluğa ulaşalım hem de gençlere örnek olup, o geleneği onlara taşıyalım…
Olumsuzluğa değil olumluya çalışalım, gayret edelim. Geçmiş geçmişte kaldı, o elbette geriye gelmez, elimizde değil ama gelecek bizim elimizde ve o insanlar da buradaysa neden yeniden başlamıyoruz da kısır bir yakınma ile boşuna söyleniyoruz? Yakınma değil çözüm üretelim.
Bir düşünürün; geçmiş elimizde değil, o geçti-gitti, geriye getirme şansımız yok, telafisi mümkün değil ama gelecek elimizde, telafisi mümkün. Eğer elimizde olanı da kaçırırsak, yarın da, bu günü arayacağız! Yani her geçen günün ardından ağlamak yerine her yeni gelen günleri değerlendirelim. Geriye bakarak önümüzdeki zamanı, güzellikleri de kaçırmayalım” diyor.
O nedenle, haydi şimdi bir kalem alalım elimize eskisi gibi, yine eski günlerdeki gibi mektuplar yazalım bir birimize; eşe-dosta.
Bayramlar gelirken bayramlıkları aldıktan sonra stantlardan yeniden bayram kartları seçelim üzerilerinde şehir resimleriyle dolu... Eve gidip, elimize bir kalem alıp geçelim yeniden bir masanın başına ve yazalım arkalarını; güzel sözlerle, donatıp ve yeniden gönderelim bayramlarda birbirimize.
Kalemler yeniden tercüman olsun yüreğimize ve mektuplarsa yeninden aracı olsun bize. Postacıları heyecanlı bekleyişimiz olsun. Çalsın yeniden postacı kapımızın zilini ve hoplasın yeniden yüreğimizin telleri.
Eski günler yoksa o eski bizler varız…!
Selam, sevgi ve saygılar…
(Mümin Sağlam)