Yaşlı,iri yarı,siyah bir köpek varmış mahallede çocukların maskotuymuş,kimseye saldırmağı için herkesin sevgisini kazanmış,karnını doyurduğu zaman akşama kadar gölgede yatarmış,"kemikçi" derlermiş adına.
Kemikçi, kaybolunca mahallileri endişe sarmış,'başına bir iş mi geldi" diye,ne kadar sorup soruştursalar da bir netice alamamışlar.
"Onun varlığı yeterdi,yaban birisi onu gördüğünde korkar evimizde hırsızlık işlenmezdi."
"Ne sürümüze kurt dalardı ne kümesimize tilki dadanırdı,onu ancak kaçırmış olmalılar yoksa o bizden asla ayrılmazdı."
Aralarından birisi çıkar şöyle der;
"Merak etmeyin,dört yavrusu var,kemikçinin yerini aratmazlar."