Üç Ağaç
Zeytin ağacı
Selvi, bir de Ceviz ağacı
Aralarında
Issız kıraç topraktan fışkıran
Serin suyu ile bir kaynak
Ağaçların yeşil yaprakları ile
Güneşten korunan
Uzun yıllar geçti uğramadı kimseler
Kimse tatmadı kaynağın suyundan
Yeşil yaprakların altında dinlenmedi kimse
Küskündü üç ağaç ve sitem ettiler birlikte
Hiçbir yolcunun mutlu bakışı okşamadı bizi
Bunun için mi doğduk yeşerdik büyüdük biz
Yıllardır boğuşuyoruz rüzgar kar fırtınayla
Kızgın güneşte kavruluyoruz yaz aylarında
Bu yargı hiç adil değil
Sözleri henüz bitmişti ki ağaçların
Göründü ufukta bir çok insan
Sanki mızrak atıp sonra
Koşup hedefe varmadan
Mızrağı havada yakalayan
Ulaştı insanlar gölgelerine ağaçların
Kaynak soğuk suları ile
Doldurdu tüm testilerini cömertce
Görkemli üç ağaç dallarını sallayarak
Sevinçle selamladı gelenleri
Serildi örtüler gölgeye kuruldu sofralar
Yakıldı mangallar yendi içildi
Doyunca uyuyup dinlendiler
Gece hava serinledi üşüyecekler
Taze ay ışığında parlıyordu
Ağaçların gövdesine savrulan baltalar
Üç ağaç sitem ettiklerine pişmandılar
Cansız yere serildi yüzyıllık bedenleri
Vücutları ustaca kesilip biçildi
Sabaha kadar ateşte ağır ağır yandılar
Sabah toplandı insanlar
Yola çıkacaklar
Kıraç toprakta
Gölge dileniyordu kaynak
Soğuk ve kül rengi bir iz kaldı geride
Yaprakların fısıldayarak söylediği şarkılar yoktu
Kızgın güneş kuruttu kaynağı
Sustu şırıltısı kaynağın, rüzgar çöle çevirdi
Örttü kaynağın üstünü kızgın kumlar
Şimdi üstünde avlarını parçalıyor yırtıcı kuşlar ...
Barbaros İrdelmen
22 01 2023, İstanbul, 03:22