Yirmüc derece yedi dakikalik eksen egrisiyle Günes Sistemi`nin YER BENZERi gezegenlerinden olan;  günlük senelik dolanimini saglarken hep ayni kutup yildizi dogrultusunda yörünge yolunu seyrederek mevsimlerin olusmasini mümkün kilan ; kendi ekseni etrafinda dönüsünü yirmi üc saat elli alti dakika gibi bir sürede tamamladigi sirada geceyi gündüzü yasadigimiz dönüs hizina bagli olarak merkezkac kuvvetinin sebep verdigi Ekvator`daki enlem genisligin kutuplarinkinden daha büyük oldugu;  yaklasik hesaplarla alti katrilyar ton agirligi, bir katrilyon kilometre küp hacmi, besyüz on milyon kilometre kare yüz ölcümüne sahip Dünya; Uzay`daki varligi bilinen veya bilinmeyen  bütün cisimler gibi hem kendi icinde, hem de icinde bagli bulundugu Evren`sel döngüde sürekli degisen dönüsen etkilesim  iletisim ve halindedir.

Atmosfer- Hidrosfer baglaminda gerek yeryüzünün üstü gerek yeryüzünün alti taaa Antik Caglar`dan bu yana Misir`in Asuan kentiyle Iskenderiye arasinda ayni gün, ayni saat, ayni kisi tarafindan (Yunanli Matematikci Eratosthenes ) kuyuya düsen günes yansimasi egimiyle daha önce Pisagor`un kanitladigi Dünyanin yuvarlak olusunun capini bugünkü bilinenlere oldukca yakin netlik ve kesinlikle hesaplayan merakin BILIMSELLiGiNi ortaya koymustu.

O gün bugün ilkel deneyimlerle gözlemlemelerden cikarimladigi SiSMIk SISMOGRAFiK teknoloji ve tecrübelere dayanarak gerek  Sosyo Ekonomik gerek Jeofizik hakkinda bilinmesi gereken bütün sorularin tümüne yakinini gerek Dünya gerek Insan Iliskileri bakimindan  biliyor ve taniyor artik insanlik. Yani…

Her ne zaman, nerde, nasil veya ne büyüklükteki olasi ve ÖNGÖRÜLEBiLiR felaketlere yol, meydan, duyarsizlik, derinlik ve ihmal vererek yasanilmasi kacinilmaz ölümcül yikimlara kacari, kacamagi  ve bahanesi yoktur artik insanligin.

Yer yer alti ( okyanus kabuklarinda ) kilometreyi; yer yerse yetmis kilometreyi bulan YERKABUGU`nun altindaki derinlige indikce her bir kilometrede yaklasik otuz derece sicakligin arttigi Manto,Magma ve Cekirdek dörtlüsünün katmanlarla birbirinden ayrildigi  Dünya hikayemizin bizi havaya suya topraga bütün diger degerleriyle koruyan  besleyen ve barindiran bütün bilinen Günes Sistemine bagli dokuz gezegen icinde tek ve biriciktir.

Ve burada, yani Yer Kabugu`nun altindaki derinliklerde hep cekirdekten yer yüzüne dogru lavlarin tortularin ve  erimis kor kayaclarin yüksek basincinin yanisirasinda, dünya KARA PARCASINI ( daglari yollari sehirleri köyleri tepeleri dereleri düz ovalari yalcin bayirlari ….) üstünde tutan; ve ikiyüz kirk milyon yildan beri bütünlügünden parcalanip koparak sürekli birbirine carpan, birbirinden uzaklasan birbirini iten veya birbirine yüklenip birbirinden ( Afrika`dan koparak Asya`ya bindiren ve bu sayede Himalya`larin yahut Alp`lerin olusmasini saglayan Hindistan Pilatosu gibi ) bloklar, kabuklar,pilatolar ve levhalar kesintisiz devamlilikla sürekli hareket halindedir.

Okyanus derinliklerinde ve Yanardag cikislarinda birbirini tamamlayan döngüyle hep genisleyen Yer Kabugu bu hareketlilik sirasinda  devamli yenilerini üretmekte. Malumdur ki her yüklenis carpisma ve bindirme bütün dayanma ve kirilmalarin gücünü zorlayip en zayif yerinden; yer kabugunun derin diplerde eriyip cöktügü okyanuslarda Tusinami seklinde;  kita kara parcalarindaysa yüklenmis gerilim bindirmeleriyle baskiladigi kusak kirikliklari noktasinda ( fay hattinda) üstünde tasidigi bütün her seyi düzensiz yönelimlerle silkeleyip sarsarak ; ihtiyatsiz hazirliksiz yakalanildiginda sonucu bilindik büyük facialarla yol acan yikintilarin felaketini DEPREM olarak kayda gecirir.

Türkiye  yüzde doksani bu yeryüzü hareketliliginin en merkezi yerinde olan; neredeyse bir neslin hic deprem görmeden ömrünü tamam etmesinin mümkün olmadigi gercegi coktan bilnen; fakat insan önceligi hep RANT CIKAR YAGMA VURGUN ve GANiMET cikarindan sonra gelen; bütün kusur hata liyakatsizligine ragmen güc gösteris servet saltanat sürümleri keyfiyetini bütün inanclarin üstünde tutarak bilimsel uyarilari hice sayan; hep ayni felaketlerin tekrarini kendi yetkisi sucu ve sorumlulugu ötesinde ve disinda koyarak hep carpik ve kacak yapilasmali IMAR AFFIY`la kaderden saydirip devleti kurumu birimi TALAN MÜTAHiTLIGiNiN servsine sunarak yeni felaketlere kaldigi yerden devamla;  fay hatti ve Deprem kusagi bölgesinde dünya güzeli büyük bir YARIMADA ülkesi`dir.

Müsterisi olmayana ne hastaik satabilirsin ne ilac. Kayitsiz ilgisiz sorgulamayan ve BOP piyasasinin yapay ve soguk iletisimsizlige VITRINLESMEK icin tüketime sundugu en basta egitim kültür beslenme barinma  ssaglik ulasim güvenlik gibi herseyi en basta LIYAKATSiZLiGiN mafyalasarak tüm yetkilere el koydugu karanliktan felaket üstüne felaket dogmasi kacinilmaz yasam gercegidir. Tüm cikar ortagi istismarcilari da felaketi felaketle örtüp tamir eden bezirganligin UNUTTURARAK yenisine odaklanir.

Ve ne yazikki aci ölüm kargasa kaos …tarif etmesi bile insanlik kadar büyük bir yikimin gecmisinden hic bir ders akil fikir ihtiyat vicdan ve sorumluluk payi cikartmayarak birinci derecede Kirik Catlak ve Fay Kusagi`na bütün mühür sahiplerinin müsadesi izni onayi ortakligi ve bilgisiyle her türlü yasakli kanunsuzlugu AFFA UGRATARAK korkunc yapilasmanin köyleri kasabalari icinde yutup depoladigi en yenisi MARAS DEPREMI felaketin büyügü olarak sevgili ülkemizin gündemine düstü.

Böylesi bir durumda acinin,endisenin,  perisanligin, caresizligin, saskinligin, gözyasinin derin boyutlara tarifsiz üzüntü yükleyip bindirdigi felaket,en az depremin kendisi kadar yikici ve derinden etkileyicidir. Ne söylesen ne yazsan ne desen hepimizi delik desik eden bu derinligin yarasini sarmada yetersiz ve kifayetsiz kaldigi, elbette ki tüm yokluk eksiklik ve zorluklarina ragmen  üstesinden gelip atlatacagimiz kesin oldugu; enkaz altinda ve ardinda ardindan biraktigi bütün acilara ve yikimlara yürekten gecmis olsun diyerek; bir daha yasanmamasi umuduyla tüm toplumumuza BASSAGLIGI diliyorum.

Seyfi Karaca………..Subat / 23