Recep Öncel - Yazar
11 Mart 2023 tarihinde Birlik Vakfı Genel Merkezi’nde, Türkiye’de Darbeler konulu bir panel düzenlendi. Burada, bendeniz panel yöneticisi oldum. Konuşmacılar; Yeni Şafak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Likoğlu, Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak idi. Toplantı sonunda TBMM eski Başkanımız İsmail Kahraman Bey de bir konuşma yaptı.
BATI’NIN YÖRÜNGESİNDEN ÇIKINCA MÜDAHALE GELDİ
Sayın Hüseyin Likoğlu; konuşmasında Türkiye’de sol hareketlerin yapay olduğunu, köylüye işçiye dayalı olmadığını, 208 Sayılı Kanun’la her kurumda askerlerden oluşan bir güvenlik birimi bulunduğunu ve bu birimin 2009 yılına kadar faaliyette kaldığını söyledi. Sayın Nuh Albayrak ise tarihsel bir perspektif ortaya koydu ve 1961 Anayasası’nın muhafazakarların iktidara gelememesi için yapıldığını ve bu sürecin devam ettiğini, 28 Şubat’ta gazetelerin generallerin direktifleriyle hareket ettiğini, eşinin başörtülü olması hasebiyle kendisinin de süreçten olumsuz etkilendiğini anlattı.
Türkiye Cumhuriyeti yüzünü tamamen Batı’ya çevirdiğinde eski ile tüm bağlarını koparmış ve milletin değerleriyle çatışmıştır. Ne zaman ki milletin seçtiği iktidarlar, Batı’nın çizgisinden çıktı işte o vakit NATO bağlantılı askeri darbelerle müdahale gelmiştir. Ardından IMF direktifleri ile ekonomik sömürü çarkı kurulmuş; İsrail, İngiltere, Avrupa ve Amerika politikalarına uygun sistemler ve yönetimler meydana getirilmiştir. Burada dikkat çekmek istediğimiz husus ihtilallerin ardındaki en önemli etkenlerden birisinin ekonomik düzenin devam ettirilmesidir.
IMF, sıkıntıda olan ülke ekonomilerini iyileştirmek amacında olduğu iddiasındadır. Ancak, dünyada ve ülkemizde, ortaya koyduğu reçete ve tedbirler hep aynıdır. Çünkü amaç hastayı iyileştirmek değildir. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’ye yaptığı en büyük hizmetlerden birisi de Türkiye’yi IMF’den kurtarması ve faizleri indirmesidir. Tabii ki buna ek olarak başörtüsü sorununun çözülmesi, dini inançlara saygı, demokratikleşme yolunda atılan adımlar, siyasi ve askeri başarıları da zikretmeden geçemeyiz. Yapılan zulümlere karşı, dik durdu. Milletin önünü açtı. “Dünya Beşten Büyüktür” dedi, “One Minute!” dedi. Ekonomide, siyasette ,askeri alanda, diplomaside çok işler başardı.
ABDEST ALMAK İÇİN YER VAR DİYE OKULUMUZU AÇMADILAR
1962 doğumluyum. 1960’ta yoktum. 1970’te çocuktum. 1980’de Üniversite öğrencisiydim. 1997’de Büyük Selçuklu Vakfı Başkanı olarak 28 Şubat sürecini yaşadım. Başkanı olduğum vakfa, kaymakam, jandarma komutanı, emniyet müdürü, vergi daire müdürü, Milli Eğitim müdürü, tarafından baskın yapıldı. Neticede bir şey çıkmadı ancak bizleri üzmüş oldular. Vakfa ait öğrenci yurdumuzla ilgili olarak, emniyete ifade vermeye çağrıldığımda laikliğe aykırı faaliyet yürütüp yürütmediğim sorgulandı. Yönetim kurulu başkanı olduğum okulun açılışına “Lavabolarda abdest almak için yer bulunuyor” gerekçesi ile müsaade etmediler! İmam Hatip Okulu Aile Birlikleri Başkanı merhum babamın kız öğrencilerin başlarının açılmaması için, yaptığı mücadeleye şahit oldum.
28 Şubat’ta çok büyük zulümler yapıldı. Bankalar hortumlandı. Ekonomi çökertildi. 1000 yıl sürecek diyorlardı çok şükür sürmedi. Yok olup gittiler.
Enteresan bir hadiseyi arz etmek istiyorum. Çanakkale savaşında müttefik orduları Türk savunması karşısında başarısız oldular. Çanakkale’yi geçemediler. Çok şükür, Cenab-ı Hak fırsat vermedi. Winston Churchill “Biz Çanakkale’de Türklerle değil, Allah’la savaştık. Allah’a karşı olan savaş kazanılamaz!” demişti. Evet, şu memlekette tarih boyunca gerek içerde, gerek dışarda millete savaş açanlar bu gerçeği göremediler. Bu millet dua aldı. Bu millet İslam’a hizmet etti. Bu millete karşı savaş açanlar, Allah’a karşı savaş açmış oldular. Biiznillah da mağlup oldular.
Şimdi dikkat edelim; Türkiye, 2023 yılında bir seçim sürecine giriyor. Birileri zafer naraları atmaya, intikam yeminleri etmeye başladılar bile… Allah, fırsat vermesin!
Bu minvalde bir hatırayı paylaşmak istiyorum: Konyalı Şair, hafız Ali Ulvi Kurucu Bey, Medine-i Münevvere’de yaşardı. Yaz aylarında Konya’ya gelirdi. Entelektüel bir insandı. Sohbetler yapardı, biz de onu dinlemeye giderdik. Rahmetli bir konuşmasında “Halk Fırkasından bu Millete fayda gelmeyecek!” demişti.
Netice; biz 2023 yılı Türkiye Yüzyılı perspektifi çerçevesinde, çok güzel işler olacağına inanıyoruz. Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan’ın, sadece Türkiye değil, dünyadaki bütün mazlumların ümidi olduğunu ifade ediyoruz. Yüce Allah’a ‘İnna fetahna leke fethan mübina’ sırrına ulaşmamız için dua ve niyaz ederim…
https://www.yenisafak.com/dusunce-gunlugu/ turkiyede-darbeler-4515962