bir yaz günü be gülüm
etraf sessiz..
kimsesiz..
saatse gecenin üçü
ve ben sokakta
mecnun gibi dolaşıyorum
bir kar tanesi
süzülerek üzerime geliyor
bana değince hemen suya dönüyor..
bunu görenlerse beni suçlar gibi
gözlerini bana dikmiş
kendi aralarında fısır fısır konuşuyorlar..
yaz gecesi kar tanesinin ne işi var
diyenler duyar gibiyim..
o kar tanesi benim
kavuşamadıklarım,
yitirdiklerim,
hayallerim,
özlemim,
gözyaşım,
en son olarak canımdan çok sevdiğim
sensin meleğim..
aslında o kar tanesi sadece sensin..
hayatımın özüsün,
tek gerçeğisin…
ama
sen de
kalan her şey gibi elimden kayıp gittin..
beni çaresizliğimle çaresiz ettin..
yaşama dur diyemiyorum ki
sana koşayım
dur!...
beni bırakma.. gitme!..
diyeyim
ya da
beni de al, sensiz nefessiz bırakma diyeyim..
meçhul bir yerde bilinmez haldeyim
bilemiyorum ki hangi bendeyim
olan bitenin suçlusu ben miyim?
başucunda bekliyorum gel de geleyim
hep seninleyim gamzende gizliyim
sensiz bu diyarda söyle neyleyim?..
sessizliğime ses oldu
delindi miğferim
aştı beni sel oldu
sonu gelmez hasretim
kalemimde can buldu
bitmeyen isteklerim
bulamadım ki bir yar
ölümüne seveyim…
( Bir Yaz Günü başlıklı yazı Sefa Anvar tarafından 30.04.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu