Yaklaşık bir ay önce Ankara'da oturan kız kardeşimi ziyarete gittim.Genelde her yıl giderim.Bir yandan hasret giderir,diğer yandan şehri gezeriz ,karış karış.Minik meleğimi de çok özlemiştim,Sena yeğenim 3 yaşında.Uzun süredir gitmek istiyordum,Bir türlü nasip olmadı.ilk akşam sarılıp,sarmalaştıktan sonra,miniğimin genizleri tıkalı olduğu dikkatimi çekti.Kardeşimi de uyardım ve ertesi sabah,şiddetli öksürük,ateş ile beraber tuttular hastane yolunu.Larenjit olmuş.1 hafta kadar oldukça mız mız bir hastalık süreci geçirdi meleğim.Ayrıca bu süreç içerisinde kıskançlık krizine de girdi.Sabahlara kadar ağlayıp,"istemiyorum" diyordu.Başta ne olduğunu anlamadık.sonrasında benim bıdığı,Keremi, istemiyormuş.O kadar ağlayıp ,bağırıyordu ki,kardeşim ve eşine; bir kaç gün evden uzaklaşmamı teklif ettim.Çok mahçup ve üzgün bir tavırla ,onlar da durumu kabul etti.Bizim olmadığımız gece, o bağırmalar olmamış;ama kardeşimin üzüntüden çok ağladığını ve midesine ağrılar girdiğini öğrendim.Ertesi gün eşi bulunduğum yerden almaya geldi beni.Sena düzelmişti.Ama bu kez Elif,kardeşim,fenaydı.Sürekli istifra ediyor, ağrıdan kıvranıyordu.Gece acile götürdük.Muayene bile etmeden serum,iğne,hoop!gastrist teşhisi ve dolu iğne,ilaç.İki gün iğnelerini vurmasına,ilaçlarını kullanmasına rağmen ağrıları dinmedi,aksine şiddetlenmeye başladı.istifra da öyle.Bu kez Yüksek İhtisas Hastanesine götürüldü.Hemen kan sonuçları istendi ve şok edici bir teşhis,kardeşim hepatit b geçiriyordu ve kullandığı ilaçlar yüzünden karaciğer ağır tahribata maruz kalmıştı.Anında yoğun bakıma alındı.Bizler öylesine şoktaydık ki ! İnanamıyor,kahroluyorduk.Kan değerleri 4500'e yükselmiş.Vücudundan sürekli kan alınıyor değerlerin düşüş gösterip göstermeyeceği saptanmaya çalışılıyordu.Oradan Bilkent'te Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesin’e sevk edildi.Yoğun bakım üniteleri dolu olduğundan enfeksiyon hastalıkları bölümünde özel tedavi altına alındı.Yaklaşık 15 gün hastanede yattı.Çoğunlukla ben yanındaydım.Gördüklerim ve yaşadıklarımı asla unutamam.Canım kardeşim su içse iki üç katı çıkarıyor,acılar içerisinde kıvranıyordu.Serumlar çifter çifter takılıyor,kolları kan almakdan şişmiş.Damar yolu bulunamaz olmuştu.Ailece Ankara'daydık.Ona elimizden geldiğince moral olmaya,üzüntümüzü gizlemeye çalışıyorduk.En büyük ilacın moral olduğu bilinciyle geceleri refakatçı için çıkışlar sadece acil kısmındandı.ihtiyaçları karşılamak adına çıkıyordum ve gördüklerim hem moral veriyor hem üzüntüme başka bir boyutta üzüntü ekliyordu.Ölüm vakaları çok oluyordu.Ağlayanlar,bağırıp isyan edenler,yaka paça yırtanları gördükçe,psikolojime ağır gelmeye başladı;ama hayatın gerçekleri bunlardıAilece hepimiz kan verip sonuçlarımız alındı.Şükür negatif çıktı.Çocuklarımız zaten aşılı olduğundan bağışık çıktı.Aşılanmalarımız var 3 doz halinde.Kardeşim geçen hafta taburcu oldu.Evde ihtiyaçlar hariç kalkmamacasına 1 ay yatak istirahati verildi.Anneciğimin yanında oluşu rahatlığı ile döndüm Bursa'ya.Siz siz olun;dişçinize,kuaförünüze,kan verdiğiniz yerlere çok ama çok dikkat edin.İnsanın başına ne zaman ne geleceği hiç belli olmuyor.Size tavsiyem;6 ayda bir kan verin,değerlerinizi ölçtürün.Bu sağlığımızı muhafaza etmek adına çok ama çok önemli.Buradan da anlaşılacağı üzre,Her işin başı sağlık.Bedene dikkat edelim.değerini bilmezsek acısını biz çekeriz.Hepimize sağlık dolu yaşamlar temennimle...

( Canlara Birşey Olmasın başlıklı yazı Oya DOĞAN tarafından 5/3/2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.