Rubailer-2

RUBAİLER-2

Ey sevgili gül yüzün aydan güneşten güzel
Yüregindeki alev yanan ateşten güzel
Nur getirir seninle dogan güneş aleme
Her zerresi manevi  hakiki düşten güzel

Saraylarda oturup ipek şal dokutanlar
Kalana rahmet deyu vasiyet okutanlar
Mermerler süsleyecek bir gün mezarınızı
Bu lafım sözüm size dünyayı kokutanlar

Hakk emredince daglar dumana bürünür de
Sular elsiz ayaksız arkında sürünür de
Ey insani mahlukat kör müsün saĝır mısın
Burası fani dünya  bir şey yok görünür de

Yalan dünyayı baki, ölümsüz zannedenler
Müptela olma bura, kokacak gül bedenler
Isterseniz hokkabaz istersen yobaz deyin
Bu yol tek gidişli yol döndümü o gidenler

Kimisi diyecek ki bu sözlerin cok yersiz
Bu dünya bir tiyatro senoryası perdesiz
Ey topragın altıldan habersiz yaşayanlar
Kapıyı çalmaz ecel geliverir habersiz

Ezrail kendi gelir ne mektup gerek ne pul
Beş metre kefen yeter ne çanta al ne bavul
İnci gibi bedenin topraĝa kuvuşunca
Sakın ha hüzünlenme  ne zurna çal ne davul

Bak bir kaç şiir yazdım belki doyurdum seni
Dinsizlerin içinden çekip ayırdım seni
Haruni den bu kadar yola revan olasın
Ne sana torpil geçtim  ne de kayırdım seni

HARUN YILDIRIM

( Rubailer-2 başlıklı yazı Harun Yıldırım tarafından 23.05.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu