Cekirdekten yetismis
Topladim basimdaki meclisimi
Bir eski kayigi andiriyordu ikindilerin haziran saati,
kopardigi dizginlerini köpüren dalgalara baglayarak
ve beyaz tenli mahrem yerlerinden emiserek
Mavi gömlegini yirtip parcalayan deniz..
Bakkalci misin ki dedim, kus desenleri ucurmaktasin bulutsuz gökyüzüne
Celse celse mahkemesi bitmeyen dünya dolusu seylerden
Kirlangiclari izler ucurtmalari hatirlatirsin, divanemisin ki dedim
Vardim sagima soluma davrandim
Sifresiz kulvarlarda kimi sefa kimi cefa kimisi de kavun karpuz..
Vardim azat kuslariyla mesken tuttum, sürgüne verdim gönlümü
Dürdüm büktüm dünyayi bekar keyfime
Kimi ören hisar kimi bakire kiz kimi dul kadin..
Bazan tatil ettim sabahlara degin sürecek sefaya öteyi beriyi
Bazen nöbetci durdum kimi yare diyar,  kimi mevsimine göre sevgili
Ama hem bendim kendi kendim
Ömrüm emantim,
Ve tam benlik islere böylece en cok ve en fazlaca
Rehin ettim bedenimi ruhumu sana ey ask…
Daim devran keyfin güzel
Daim devran cismin canin sag olsun..!
 
Seyfi Karaca……..Haziran / 24