Sazlıklarımdaki Mavi Baştankara







Sazlıklarımdaki mavi baştankara;

Sulak alanların narin kuşu flamingoların tüyleri yedikleri yiyeceklerin karotin oranına göre pembeye dönüşür. Biz'de o yolculuğa beyazdan başladık; hiçbir bilgi, özellik, mevki, sima, iz, öngörü, tanım, tarih ve zaman mefhumu yoktu elimizde. Akva alametler peş peşe geldi ve devamlılığını cömertçe sürdürdü.. 
"Biz"im ruhlarımızdan aldığımız gıdalarla giderek flamingoların pembesine bonacağımız o günleri nasıl bir hasretle bekliyorum bir bilseniz...

Birbirimizin karşısına çıktığımızdan beri ikimizin de lügatındaki kelimeler teker teker öldürüldüler, zihnimizdeki sokaklar ölülerden tıkandı, her gece yamacına gelip yolumuzu aradığımız deniz fenerlerimiz büyük su kanallarına devrildi. Sonunda su zihnimizi toz topraktan ve cenazelerden temizledi. Artık yeni bir ay doğuyordu, gelincik tarlalarımız daha bir huzurlu ve ilham doluydu..
Her kelime kalemimizin ucundan dökülürken yeni bir lisanı yazar gibi kendine özgü grameriyle anlamlar oluşturuyordu..
Ne zaman tuttuğumuzu hatırlamadığımız dilekler kabul oluyordu..

Sevgili Kum Zambağı; bugün geldiğimiz noktada ben hergün heyecanına kapılmaya doyamadığım anlar yaşıyorum.. Bazen yalnızken kendi kendimle ya da sizinle konuştuğumu farkeder oldum. Güzel bir rayiha geldiğinde burnuma sizin için de korkuyorum, leziz bir lokmayı ağzıma götürdüğümde sizin için de tadıyorum. Her güzellik sizden bir mim taşımaya gönüllü.. 
Bazen de duygusallık ve istem gücü ile çakralarımın açtığına şahit oluyorum..

Ne garip değil mi; insan dibin de dibindeyken, bir daha bir kelebek kanadını, güneşe aşık ayçiçeğini göremeyeceğini düşünür. Her şeyin sonundadır ve hiçbir başlangıç umrunda değildir.. 
Bütün o büyük acıların bedelinde ağar ağar kavrulup kahverengileşirken gıkı bile çıkmadan bekler..
Biz birbirimizin bu kavurgan ateşini kıstık, bir serin çardak masumiyetini tattırdık hararetli alevlerimize.. 
Bazen size dosyalar dolusu teşekkürlerimi yazmak istiyorum.. Hayalim, hafsalam, aklım bu mevzuatı ipten adam alan hengamı tahayyül etmekte zorlanıyor..
İnsanlık yalanın, propagandanın ve sürekli bir sahtekârlık sanatının süregeldiği ve adına sevgi denen aldatmacanın gölgesindeyken, "biz" altından bir ülke kurduk ve bu beni baştan aşağıya değiştirdi, yeniledi, ziyadesiyle onurlandırdı..

Gülme çizgimi en başından çizen adam; siz endişeye kapılmayın, beni güçsüz bellemeyin, düşünün ki ben atmosferimizin oksijen oranına uyum sağlama etabındayım.. 

Bazen durup dururken inanasım gelmiyor şaşkınlık alıp aklımı gidiyor, bazen adımı, nerden geldiğimi, tozlu ayaklarımı, neler uğruna neler kaybettiğimi, hangi kelimelerin içini boşalttığımı anımsıyorum ve akabinde lisanımızın kudreti bütün bu duygu mezarlığını kocaman bir ormanla kaplıyor, ağaçların yapraklarını öpen rüzgâr benim de yanaklarımı okşuyor ve cemalimi sizin avuçlarınıza emanet ediyor..



Evrenim..

Çivit bakışlım..


Tevazu ve huşuyla..




                                                     


                                                                             Cemre'n..
   







( Sazlıklarımdaki Mavi Baştankara başlıklı yazı mavi-yildirim tarafından 9.06.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu