SOĞANIM 

Ey benim dünyamın tek sığınağı 
Dikenli bahçemin gülü soğanım 
Dizimin dermanı gözümün yağı 
Tükenmiş ömrümün pili soğanım 

Nasıl da farkında olmadık senin 
Asildir kökenin, soyludur genin 
Kim ise nerdeyse eken, dikenin 
Öpeyim o kutsal eli soğanım 

Bal gibi tadın var, kim demiş acı 
Varlığın nimettir yerin baş tacı 
Sendedir her türlü derdin ilacı 
Şu garip soframın balı soğanım 

Yıllardır bilmeden seninle doyduk 
Bıçakla doğradık yumrukla soyduk 
Kadrini bilmedik çuvala koyduk 
N'olacak bizlerin hali soğanım 

Ben seni kesmeye kıyar mıyım hiç? 
Tencere içine koyar mıyım hiç? 
Yeminlen, tövbe bak, soyar mıyım hiç?
Bağışla şu garip kulu soğanım 

Aldırma bonfile kenarda dursun 
Bal kaymak kıskansın havyar kudursun 
Kuyumcu borsadan seni sordursun 
Küp küp altınların çili soğanım 

Püskülün can yakar duruşun asil 
Kokuna şarkılar yazdı kaç nesil 
Kirlendi dünyamız gel suyunla sil 
Açılsın huzurun yolu soğanım 

Bilirim sosyete sofrası güzel 
Tabağın altından, servisin özel 
Biraz da garibin sofrasına gel 
Büküldü kaç aydır beli soğanım 


İncinme ne olur benim sözüme 
Dön kurban olayım bak bir yüzüme 
Ağzımı tatlandır, kaç be gözüme 
Açılsın Sedatın dili soğanım 

Sedat Ayar 
( Soğanım başlıklı yazı Sedat Ayar tarafından 12.06.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu