Online Üye
Online Ziyaretçi
Şimdi söyleyeceğime güleceksiniz ,belki de kahkaha atacaksınız .
Kulak ağrısının da kendine göre bir zevki var.
— Neden olmasın? derim.
Tam bir hafta çektiğim için gayet iyi bilirim. Tabii bu halde içten içe bir hiddet duyulmaz, iniltiler çıkarılır; ama bunlar içten gelmeyen yapmacıklı inlemelerdir ki, mesele de bunda zaten. Acı çeken kimse inlemekten zevk alır mı ?
Hoş bir şey değil mi yoksa , üzerinde durmaya değmez mi ? . Bütün bu inlemeler, bir yandan ağrılarınızın küçültücü gayesizliğini anladığınızı gösterir; öte yandan da varlığını umursamadığınız halde, sizi hırpalayan, günlerce uykusuz bırakan bu ucubeye ne demeli ? işte onu şikayetimdir. Aman Allah’ım bu nasıl bir ızdırap ? İnim inim inletiyor . Yatıp kaldırıyor, bir oyana, bir buyana savuruyor, zıplatıyor ,hoplatıyor…
Karşınızda bir düşman olmadığını bildiğiniz halde ağrılarınızın sürdüğünün, doktor müdahalesine rağmen sol kulağınızın esiri olmaktan kurtulamadığınızın, sizin dışınızda bir kuvvetin istese kulak ağrınızı hemen kesebileceğinin, ama istemediği için çok daha süreceğinin ifadesidir bu şikayet .
Son olarak, hala boyun eğip isyanınızdan vazgeçmemişseniz, kuru teselli olarak ya kendi kendinizi kırbaçlayın ya da oda duvarınıza hürmetlice birkaç yumruk indirin, başka hiçbir çare yoktur zira. İşte efendim, kimden geldiği belli olmayan, fakat içinize işleyen, bazen işkenceye varan bir zevk duyma fetişizmi
Beyler ,bayanlar rica ederim, kulak ağrısı çeken şu garibin iniltilerini hafife almayın. Başına gelen bilir . O ağrıyı çekmelisiniz desem ,böyle bir şey söylemeye hakkım yok .Size beddua etmiş olurum.
Hastalığının ikinci, üçüncü gününde artık inlemesi, ilk günkü gibi, yalnız kulak ağrısından gelen, bir insanın iniltileri olmaktan çıkıp, şimdikilerin söyleyişiyle "topraktan ve kökünden" sıyrılıp gelen , en beter zehirden nasibini almış bir inlemeye dönen bu ağrıya bir kulak verin. Bu ağrı var ya , beni inim inim inleten bu heyula gitgide çirkinleşiyor, pis bir hırçınlığa dönerek günlerce, gecelerce devam ediyor.
Onca dırlanmaların kendisi kadar başkalarını da boşu boşuna rahatsız ettiğini herkesten iyi biliyor; bıkkınlık içinde, bu adamın yapmacıklı, şımarık halini bırakarak ıstırabını daha sade, daha tabii şekilde ifade edebileceğini düşündüklerinden de haberi var.
İşte zevk de tüm bunları ve kepazeliğini anlamasındadır. Sizleri de rahatsız ediyor, içinizi parçalıyor belki. Artık karşınızda sadece miskin, şirret bir adam var.
Pekala, öyle olsun! Dırlanmalarımı dinlemekten içinize fenalıklar geliyor, öyle mi? Gelsin, ben de sesimi değiştirip büsbütün berbat bir makam tutturur bağırırım o zaman ..." .İmdat …yetişin adam öldürüyorlar .
Hala anlamadınız mı ? Galiba bu zevkin bütün kıvrımlarına nüfuz edebilmek için daha gelişmek, daha üstün bir anlayışa sahip olmak lazım. Ama siz gülüyorsunuz, galiba ? Memnun oldum gülmenize .Gülün gülün başınıza gelince görürsünüz
Şüphesiz şaka yapıyorsunuz .oldukça zevksiz bir şaka bu. Bana saygı duymayışınızdan ileri geliyor. Anlayışlı biri olsaydınız bana saygı duyardınız? Sizi sol kulak ağrıma şikayet edeceğim… Görürsünüz o zaman . Korkar gibi olduğunuzu hissettim . Başka kapıya der gibisiniz .Allah beterinden saklasın.
Ağrı çekmekten bile zevk almaya kalkışan bir adamın usanç veren bir pişmanlığın etkisinde söylüyorum. Öteden beri, "Affedersiniz …bir daha yapmam." demekten nefret ettim; bunu söylemek bana güç geldiği için değil, tam tersine gayet kolay söylendiği için. Hatta mahsus yapar gibi, zerre kadar suçum olmadığı durumlarda bile kendimi suçlu çıkarırım. Bu da hepsinden kötü. Her seferinde yine duygulanır, pişmanlık duyar, gözyaşları dökerim…Melankolik bir aşık gibi
Öyle yalandan falanda değildi kulak ağrısı . Hamdolsun biraz rahatsız edip gitti . Şüphesiz hepsi kendi kendimi kandırmak içindi. Kalbimde bir kötülük nüvesi de yoktu...Sadece biraz abartım galiba kulak ağrısını. Mutlaka aramızda bu meret ağrıyı çekenler vardır .Onlara sormalı ,nasıl olduğunu …
redfer