Kızaklı Celenk 11

Vaktinden ivedi veya zamanindan sonra vücuda gelen alan meydan tiren kavsak yol serit köy kasaba tarim mevsim ticaret yolculuk ve güzergah, dogum ve ölümü ayni anda gerceklesmis olan eksik noksan insan gibidir, suni tenefüslerle veya oksijen cadiriyla genelikle kurtulsa dahi dogal saglikli huzurlu diri canli kimyasallarla kendini gerceklestirip ispatlamaya mahkumlugun HORMONSUZ-KATKISIZ olmayan yapay tohumlastirma ürün cesnisinden baskaca bir kiymeti harbiyesi yoktur. Maalesef herseyini ( kök hücreler ve esleri olmayan ayriliklarin birinci listede müsteri ve müdavimi olduklari sperm bankalari dahil ) kurtcuklarin daha doyuran ve besleyen lezzetli vitamin olduklari dünyasini KOVID`leyerek , cok yakin gelecekte tüm dünyayi zorunlu tüketime hazirlayanlarin dondurulmus soguk depo ambarlarindan giyiniyor gidalaniyor görünüyor kayboluyor hep erken doguyor daima siddetli gecimsizlik cinayetiyle  moglasarak ölüyor,öldügü coraklikta yeniden kendine doguyor harciyor dögüsüyor cemkiriyor calkalaniyor  selfi yapiyor soyut sinema dikizliyor abuk subuk müzik dinliyor sahtekar görsellere sekil ve bicim aliyor insanlik.

 Cünkü her bakimdan islevsizlige  bozulmus ve paramparcalanmis ayiliklarin yüklenemeyecegi sorumluluklara ve yürütemeyecegi iliskilere ASKIM ASKIM afyon dozuyla daha kicinin pisligini bile dogru dürüst temiz tutmayi beceremeyen ve hic bir saygi onur itibar emek vicdan hüner sorumluluk gibilerin kisilikli karakter bilincine erismemis,  dagittigi etrafi hep mükemmelliyetci ve koruyucu ANA-BABALiGIN kiskirtip simarttigi ukelaliga dogustan kazanilmis haklilik olarak alistirilmis BUZ DOLABI efekti ve iliskisizligiyle, EVLILIGE sürgün edilerek adim atan her ERKEN DOGUMLU yikim, soyan sömürenlerin kurulu düzenini doyurup dengeye koyan en saglam ve güvenilir kaynaklarin basinda gelen seydir. Cünkü erken dogumlu kisiligini tamamlayamamis bütün eksik noksanlariyla veya GEC KALMISLIKLARIYLA her duyarsiz dengesiz harap kötürüm gecimsiz mutsuz bölünüp parcalanarak beraberligini bozan yeni olusumlar, sömürü carkina bagimli yasamin bütün yüksek getirili kazanc ve kanallarini cevirip dönderen birbiriyle bozuk küs dargin bozgun dövüsen catisan körelmis ve kutuplasmis ayriliklarla servetini sermayesini dolasimini dengesini artirir cogaltir ve saglama alir. Bu yüzden insanlarin artan sorunlari soyan sömürenlerin  her firsati kolayip kiskirtarak büyütülen zorunlu muhtaclik - bagimllik esaretiyle üstüne cöküp cullandiklari haydut haramilik ganimetindendir. Sömürgecilik gelenekselinden endüstrileserek tüm dünyanin ISBIRLIKCiLERiNi ortakliklarina pay sahibi eden ve bize en son BOP olarak taaa Adnan Menderes köktencisi On Iki Eylül`lerden beri  gösterdigi hizmetlerden dolayi üstünlük madalyasiyla kurdelesi takilip cesaret takkesi ve cübbesi giydirilenlerin cöküp cullanmisliginin yagma yikimlara sömürgeciligin bütün hüner ve marifetlerini yayilmaciigin kapsamina göre genisletip büyütmeye dair hizlandirilmis ölümlerle erken dogumlama rahimli  global mezuniyet miladiydi.

Erken dogumlu soyan sömürenler operasyon rahminde ve hirsi yarisi mükemmelciligi özentiyi gösterisi savurganligi fitneyi gecimsizligi ihtirasi bencilligi haksizligi devletsizligi kimliksizligi ve kisiliksizligi duyarsiz onursuzlugun kabullendigi her maksada her yol mübah bagnaz -yobaz sistematigine önceleyerek ; ve insanligi hep dünya ve insanlik hayatindan sonraya geciktiren veya geri planlara öteleyip sonraliyan tarz ve türevde tek tiplilige alistirip asimile edemedikleri TÜRK`lere her zor bela calisma kosulunu esir kampindaymis gibi yilliklarla üzatilan PASAPORT vizesine baglayarak ve CIFTE VATANDASLIGI neredeyse bir asira yaklasan zamanlar boyunca sürekli HARITALANMIS kontrol ve korku baskisiyla TÜRK`lerden esirgeyerek bugünlerin tarih ve miladina karakterine uygun IRKCILIK ve dislayicilik lekesi süründü ve süsledi AVRUPA rol model  öncüsü ALMANYA. Bugünlerde artik amacina yönelik düzene uyumlulugun kimliksiz kayitsiz duyarsiz ve her dayatilani kolayca kabullenen; tüm dünyadaki tek tipliligin muntazam benzerine adapte olmus ASIMILASYON operasyonculugunu ülkede dogan büyüyen Türk`ler üzerinde de harfiyyen basarmis ve kazanmis olan Avrupa rol model öncüsü Almanya, cifte vatandaslik hakkini bugünlerde vakti gecikmis ve ölümü coktan  geceklestigine inandigi YASA DÜZENLEMESI´yle `buyurdugum kadar özgürsün`seklindeki GÜNTER JAUCH Demokrasi ahlak ve anlayisina global cinnet vitrinine koydu ve pilastik sanatlar grafigi dolasima sürdü.

 Diger taraftansa BATI MERKEZLi EMPERYALLER ve DOGU KÖKENLi PETRO DOLAR AGALARI ve SÖMÜRGECiLERi  olmaksizin BOP iktidar hükmünü sürdürmesi asla mümkün olmayan ; ve iyilestirici ve düzeltici hic bir cözümü caresi olmayaniyla On Iki Eylül Tüzügü yazilimlisi ve hic bir yetkili sorumluluk almak istemeyen BOP YEDEGI MUHALiFLiGiN dayanak destegiyle ancak iki bucukluk gibi bir gecimsizlik pansumanini sefalette sürünenlere reva görüldügü günler söndü yandi, trafikte hep kirmizi isiklara saplanip tikanik kalan toplumsal sarmal  .

 Denize gitmistim, su kacmis  olacak ki kulagim gittikce sancidi. Saglik ocagina gittim. Ordaki avludan koridora kadar saatinden evvel gelip sira bekleyenler arasinda zor adimlara muhtac iki büklüm insanlar en ilk gelenlerin en önündeydi. Sonradan gelen zipcik zebaniler bunlarin sesi solugu cikmiyor diye iteleyip kakarak birbiri ardina doktor muayenesine kimi türbanli kimi yari doncak her biri birbirine hüner gsterircesine girip girip ciktilar. Dayanamadim `ulan dedim Allahsiz peygambersiz iblisler, bu sizden önceligi oldugu halde yikik bükük hallerinde sanciyip sizlayarak doktor kapisi bekleyen insanlarin hayati ve aciliyeti sizinkinden  daha mi degersiz ve hangi hakla namussuzluk ediyorsunuz ` dedim ve kime nasil bagirdigimi bile duyamadigim delirmislige koptum..`ne bagiriyorsun, kime kiziyorsun, onlar da siranin kendilerinde oldugunu cikip söylemezse suc bizde mi, tamam abi tamam amma da büyüttün sen de isi ` laflari ürdü uguldadi döndü dolandi durdu . Ihtiyar egilip bükülenlerin siraya koyma cabamdan sonra herkes, yine ne bozulmus berbat olmus insansizliga dair hangi yanlis hangi zorba hangi zarar hangi ahlak kanun kural disiligina dair hangi insanlik disi mahluklugu  islese yapsa etse ortaya koysa , vaktinden evvel eksik yoksun dogumlarin gecikmeli insanligiyla morglasarak, herkesten hakli öncelikli muntazam hatasiz dürüst dogru mükemmel kutsal ve birinci olmanin kisiliksiz karaktersizliginde birbiriyle kaldigi yerden köpürterek yaristi.

Bundan bir önceki yazdigimda belirttigim gibi, simdi ek ilaveden yazdigim bu seriye devamla yenilerini yazar miyim bilmiyorum. Dere dag bayir deniz orman bahce tarla sahil koy yamac uzak veya yakin her bir günü geze dinlene güzelliklere yol revan olmalarimdan artik ben bile kendimi meraka sardigim, bakacagiz artik…

 

Asagidaki siir ordandir..:


 KIZAKLI CELENK 11


Gökler gürler, yer inler
Uguldayarak kapisiz kilitsiz cingiragin sesine
Issizligin yol gecen hanidir daglar, kervan ya gelir,  ya gitmez..
Her saniye günaha girip bekaretini tövbesini bozmus rahibenin
Simsiyah bir celenk gibi kendi gögsüne egildigi kor ateslere yanmak pahasindan
Ve derinligi bilinmeyen suskunluga dokundugu kördügümlesmeye
Palas
Pandiras
Kiralik bir koza gibi
Yildirim carpmalarina ugramak gibi
Kara toprak, kizil gonca, sari ay cickleri gibi
Dünyaya gelip giden herkes gibi, bicak yarasi, hasret sancisi gibi
Bulutlarin kirpiklerindeki yagmur yagmur göz yasinin
Zindana düsmüs dolunaya sazli sözlü istirakiyle
Körükleyen yellerin terkedemedigi ateslerde yanmasi gibi
Avuclari birbirine yapismis parmak uclarinda pismanlikla ihtirasli sevismeler arasi
Klasik tangoda kostagi kivrakliga kundaktan büyütülmüs merakla
Dertli mektubunu püsküllü bagciklarini ve gamli halini sonbahar efektlerinden
Yikanmis
Kurutulmus
Ve askilardan düsmüs dökülmüs eylül ekimler gibi yalniz diyarsiz
Katlanmis bükülmüs makaralar saran ücüncü evre, bilmem kacincisina final
Sakli dolaplarda ucu acikliga önü sonu belirsiz
Herkesin icinde bir yoksul calan agir aksak ritim vardir
Bir yanik cira
Bir gece vardiyesi vardir
Bir matem heves ve havasi vardir, kandilli suskunluga dogru götüren bir yol
Bir hayal meyal
Ve binlerce köprü
Kumar yahut ameliyat masasinda kayit altina alinmis dünya günlügünü birakip
Karanligin ayaz ve sisli tarafina radarli sinyaller gönderen rihter ölcekli
Her mevsim yalinciplak
Kasirgali kuleden firtinali mekanlara hem sekreter hem model hem esnaf
Öp diyenle sevisecek kadar saatini hep ileriye kuran
Öl diyene tüm dünyaliklarindan vaz gececek kadar catlamis nar gibi
Sokagindan aksam üstü gecen evler gibi
Kizligini yasamadan yakaran dualarin en kayip kösesindeki dul
Tekerlerin döndügü yerde duran ladesler dügümünde kurak tarlalar ve dereler gibi
Alcak damli
Yüksek duvarli
Silinmis cizgiler kadar uzak
Zemheri günesiyle ayaz yerlerini kucaklasan solmus sararmis yüzler gibi
Kayiklarini tufan ediyor cünüp randevuya gücenmis gecikmis tersaneler
Sirtina hüzün ve esmeralda yüklü bavulunu vurup
Cifte kavrulmuslugun taze gelinligini eskitmis kirletmis
Kimsesizlige dogru yol almalarin yarisini gecmis gitmis olarak
Kitalar birbirinine gel gelelim hergeleligi bindiriyor, seftali cekirdegi
Icini tüketmis rahibeye bakarak ordan burdan cennet elmasini soruyor
Gün bitimi piyesi oynuyor vade vucut ve velvele
Yeserdigi köklerden soluyor otlar cicekler ve insanlar
 
Seyfi Karaca……….Temmuz / 24
 


( Kızaklı Celenk 11 başlıklı yazı Yeldegirmeni tarafından 20.07.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu