ÖNEMLİ NOT: ŞİİRİN KONUSU DIŞINDA İNSANLARIN BİRBİRLEİRNE LAF YETİŞTİRMESİNİ SAYFAMDA İSTEMİYORUM. KONU İLE İLGİLİ OLMAYAN YORUMLARA İZİN VERİP TARTIŞMALARIN SÜRDÜRÜLMESİNE, KANGRENLEŞMESİNE VESİLE OLMAMAK ADINA BU ŞİİRE YAPILACAK TÜM YORUMLARI, SAYFAYA DÜŞMEDEN ÖNCE OKUYUP ÖYLE KABUL EDEBİLECEĞİM. ANLAYIŞINIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM
Hikayesi:
Hazır sitede "hacet" mevzu kokusu varken, yakın geçmişte yayınladığım bir şiir. Koku devam etse de havayı biraz değiştirelim :)
Eski işyerimde yaklaşık 10 kişinin kullandığı tuvalette zaman zaman fotoda görünen manzara ile karşılaşıyoruz.. O kapıdan içeri girmeden manzarayı göremiyorsunuz, girince de artık o manzara sizin manzaranız oluyor :) Hemen geri çıksanız da üzerinize yapışabilir :) Mecburen elimize fırçayı alıp el alemin pisliğini temizliyoruz. Bizden sonra girenler bizden bilmesin. :) Ama yeter artık.. Madem ota şiir yazıyoruz. Moka da yazarız :) Ama edebi sanatların çoğunu böyle bir konuda tüketmeyeydim iyiydi sanki:)
BOK FALI
Helal olsun yiğidime, her yediği yararmış
Bu kez def-i hacetinin dumanını attırmış
Biraz yukardan sallasa, taşı falan yararmış
Navigasyonda ustaymış, güzergah arattırmış
Koordinat bulmuş ama, ıkındıkça sararmış
Geliyor gelmekte olan, açın demiş yolları
Kıymetliymiş yedikleri, pamuklara sararmış
Hüzünlüdür bazen veda, sızlatırmış solları
Manzaraya bakıp umum, vertigoya yorarmış
Kaçmış birazcık merkezden kenarlara sıvanmış
Böyle karmaşık dağılım falcıları yorarmış
İlk izlenim ahalide, kıvam biraz yavanmış
Diyette olmasa insan birazcık yağ sızarmış
Hiç yapışmaz sağa sola direk varır menzile
Bulaşık kenefe giren, kokusundan sızarmış
Kafa bulmak neden olmaz, ücretinden tenzile
Teklifi şu, kardeşinin, şakakları kırarmış
Bastırıp girdin madem, bedelini peşinden
Sanmasın kimse öfkeden, kapıları kırarmış
Secereyi çıkar faldan, korkma sinip eşinden
Zaten faldan öğrenirler, kimin bahtı kararmış
Kimine kaç vakit sonra, nerdeki gömü nasip
Tastamam görünür servet, azmış, çokmuş, kararmış
Uzun boylu yakışıklı hangi kırık münasip
Şurda birisi sandığı, sana doğru aktarmış
Sanki bütün mücevherler ortalığa saçılmış
Alacalı çıkmış rengi, muhtemelen aktarmış
Koyu başlamış ilk önce ama sonra açılmış
Koku baharattan zaten, nefesleri kesermiş
Verev çizgiler şurdaki, fasulye iplikleri
Donmuş kabukları anca, çekiçle murç kesermiş
"Azimle mermeri deldim", bilinen replikleri
Sıçmış batırmış önceden, mal, ibriği devirmiş
Ellemeden çıksam geri, görenler beni tanır
Bunca pisliğin nedeni, taharetsiz devirmiş
Müşterek helaya giren, gördüğünden utanır
Sil ulan, nasıl mazeret, el fırçaya değermiş
Suyun orda, sabun orda, derdimiz yok zatınla
Öğretmediler mi sana, hijyen mühim değermiş
Niye olalım muhatap, barsak ifrazatınla
erol başçı