Yaşlanmak
Acı şerbet doluymuş bir kırbalık hayatım
Yarım kova toprakmış bu pazarda fiyatım
Kırbamda su tükendi dudaklarım kupkuru
Sabırla bekliyorum ineceğim çukuru
Heybetimden geriye cılız bir gölge kaldı
Meğer herşey ödünçmüş sahibi geri aldı
Gençlik diye bildiğim o sahte cevahir taç
Açtığı yaralara bulunmuyor bir ilaç
Şimdi devrik kralım tahtım düştü düşecek
Kalp tahtıma böcekler çıyanlar üşüşecek
Ey bökülmez bileğim ey sarsılmaz gururum
Yerlerde çiğneniyor baş eğmeyen onurum
Baki olan ruhuma canım canlı tabutmuş
Yarabere içinde hayat yırtık kaputmuş
Islak bir seçe gibi titriyorum tenimde
Başım dağ kadar ağır mecalsiz bedenimde
Meğer her şey kün imiş bir emrin neticesi
Şimdi bir kova toprak kralların nicesi
Hesap kitap ortada mahluk Halıka delil
Yolda akıl perişan yolun kendisi zelil
Tıkır tıkır işliyor; döngü, ilahi mizan
Evim ile cami min arası sanki fizan
Acım cürmümden gelir, kokusu misk i amber
Ümmetini zayi de bırakır mı peygamber(sav)
Aklımdasın ey ölüm ve yine aklımdasın
Müşfik sadık eş gibi En mahrem saklımdasın
Kandiliniz mübarek olsun. Cenabı HAKK yapılan bütün dua, namaz ve niyazları kabul buyurup bu aciz kulunu da idhal etsin inşallah
(
Yaşlanmak başlıklı yazı
suphi-seku tarafından
14.09.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.