Türk Kadını Tiyatrosu

TÜRK KADINI TİYATROSU(!)


Bu toplumda yıllardır kadınların ezildiği yazılıyor, söyleniyor. Kısmen katılmakla beraber kadınların bunu nasıl kullandığına değinmek istiyorum. Fiziksel yönü erkekten daha zayıf yaratılmış olabilir fakat ruhsal, zihinsel ve psişik olarak erkekten daha güçlüdür. Ancak görünenin ardındakini fark edebilirse! Fark edemeyen kadının bu güçlerini farkedebilen kadına karşı nasıl bir hezimet olarak kullandığına hepimiz en çok da erkekler vakıftır. Zira evliliğini boynuna geçirilmiş kalın bir halat olarak algılayan adam sayısı neredeyse tamamı teşkil eder bu topraklarda.


Ayrıca kadın erkek diye ayırmaya karşı olduğumu ve ezilmenin cinsiyetle alâkalı olmadığını düşünenlerdenim. Türk kadını diye bir genelleme yapacağım, tabi küçük de olsa söyleyeceklerime dahil olmayan kadınlarımız da var. Onları konunun dışına alıyorum ve konu dışı kadınların bu yazıyı taktir edeceğine eminim. 


Kendi kişisel haklarının farkında olmayan, kendi ışığına dişiliğine hatta erilliğine güvenmeyen, güçlü ve güzel olduğunu düşündükleri kadının aslında haklarını tanıdığı ve sınır çizme algısını edindiğinin hiçbir şekilde farkında olmadan inançlarınca ‘kibirli’ diye yaftalayıp zorbalayan ve soyutlayan , soyutladıkları kadının bulduğu imkanların birazcık ucunu görseler Allah'ını dahi unutarak içine girmek için can atan, olmadığı şey olmak ateşiyle yanıp olmak istediğini olmuş kadına karşı tavır sergileyip asla olamayacağının farkında olan ve oldukça kıskanç kişiliğe sahip varlığa Türk kadını deniyor. Ve eziklik kostümünü işine geldiği gibi kullanıp kendisi gibi ezik kostümlü kadınları benimsiyor. Yaşadıklarının sorumluluğunu almak gibi bir tabiatı asla yok daima diğerleri suçludur ve güzel olan bütün varlıklar tehlikelidir. Çünkü özgüveni yok. Bunda faktör olarak baskıcı toplumu göstermek de.. Kimse kusura bakmasın zekâyı inkar etmektir. “Geçmiş geçti önüme bakmalıyım, insanları suçlamak değil olaylarda kendi hatamı bulmalıyım “ mantığına kesinlikle yer yok. Vahlanıp yaka yolmak birinci vazifesi..Bunu başarmış kadın ise en büyük düşmanıdır!


Sözde inançları ile besleniyorlar ama hiçbir duruşları yok. Duruşu meslek ile ilişkilendirmek de ayrıca gelişmemiş toplulukların ilkel tanımıdır. İnandığı dinde oysa öteleme şirktir. Hüküm içerir. Hükmü yalnız Allah verir. O halde yargıya soktugun ehliyetsiz her sonuç şirktir. Ve yaptırımı da sümüklü böcek gibi yere yapışıp gökleri tavaf ettiğini düşünerek sonunda dört kollu üzerinde acı bir şekilde gerçeğine uyanmaktır! 


Amacım Türk kadınını karalamak değil zira cinsiyetler dalgasından çıkacak kadar gelişmiş bir beynim var. Yıllardır kadın hakları diye mücadele veren Türk kadını acaba sen ne kadar kadınsın da adamlardan ne kadar saygı bekliyorsun !! 


Ben şahsen işimin düştüğü bütün insanları  erkeklerden tercih ediyorum. Çünkü Türk kadınının en yüksek mevkide olanına bile güvenmiyorum. Kimse kusura bakmasın biraz eğitime ihtiyaç var , şimdi başlasa sonuçları elli yıl gibi bir zamanda kendini gösterir.Zararın neresinden dönersek kârdır! Bu demek değil ki erkekler sütten çıkmış ak kaşık, hayır. Onların da en büyük sorunu baskısına boyun eğmiş kadının üzerinde egemenlik kurarak egosunu tatmin etmek, baskın kadın ile de flört yaşamak.. Türk erkeğinin değerler dengesini kavramada bayağı bir sıkıntısı var. Fakat en azından kıvrımlı entrika kurma becerisine sahip değiller..(bütün bunlar çoğunluk genellemesi olup küçükte olsa istisnaların olduğunu söylemeliyim)


Sevdiğim yaşayan bilinen türk kadınları Canan Dağdeviren, Canan Karatay, Canan SERGÜL:)) (burası şakaydı, neme lazım bir çılgın rahibenin sivri dişlerini daha görmek istemiyorum)adaşlarımla gurur duyuyorum..


Bütün kurallar bir kurala bağlı ise mutlusundur, mutlu edersin. Bütün kurallar bin kurala bağlı ise mutsuzsundur , mutsuz edersin. Bu da işin özeti mahiyeti taşır.


Bu arada kızımı da kendini seven , yetenekli olduğu alanlarda kendine güvenen iyi olmadığı konularda rahatlıkla itiraf edebilen ve diğerlerinden fiziksel olarak kendisini üstün veya aşağı görmeyecek şekilde yetiştirdim, yetiştirmye devam ediyorum! Altı boş konuşmuyorum yıllarımı verdim insan olma yolunda bütün bu kadınlara rağmen..


Sevgimle 



Canan SERGÜL 🐛 

( Türk Kadını Tiyatrosu başlıklı yazı Gergef tarafından 22.09.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu