Çocuksu hüzünlerin barınırken içinde Kırmızı toprakların kokusu ciğerinde Nefesi bahar kokan yaprakların dilinde Hüzünlü umutların gözü olursun Suruç…
Demlenmiş kaçak çayın sıcak muhabbetinde Teni buğdaya duran sabinin gülüşünde Susamış toprakların kurumuş gözlerinde Çise çise gözyaşı oluyorsun can Suruç…
Serhat diyarlarının kederli toprağında Sevda yüzlü yiğidin hayalı bakışında Mavisi kızıl çalan bir günün gurubunda Söken şafakların güneşi olursun Suruç…
Emeğin emaresi çizgi olur yüzünde Hayat ise can bulur derinleşen sözünde Gurbeti sıla etmiş her bülbülün dilinde Özlem kokan bir türkü oluyorsun can Suruç…
Suruç suyun, bülbüller Suruç’un özleminde Umut ise toprağın can bekleyen özünde Okunan ezanların Davudi nağmesinde Müslüman ağızlarda dua olur can Suruç…
( Suruç başlıklı yazı MEVLÜT KARA tarafından 19.05.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.