Alaca Karga Ve Mehtap

Kamer dedikleri  

Geceleri sitemkâr  

Gündüzleri vefalıdır  


Günün sonunda  

Ah mehtaplı çiçek  

Alaca açılınca gözlere  

Hüzün sarar gökyüzünü  


Kargalar semayı sarınca  

Ne de çok efkârli  

İnsan varmış dersin ya  

İşte o akşamlarda…  


…Bir sen bilirsin; neden  

Sütun bacaklarınla gelirsin  

Buselerini bırakırsın  

Alev dudakların dert yanar  


Sen böylesin gözümün nefretinde  

Seninle daha koyudur karanlık  

Üşütür yüreğimi rüzgârın serinliği  

Artık gitmelisin, vakit doldu  

Tan doğuyor yine… Ah alacakaranlık


Beni sevdiğinde  

Hep düşünürüm  

Kim bu kadın diye  


Sonra biraz daha yaşlanıyorum  

Ve beni sevdiğinde  

Saçlarım  

Tıpkı bembeyaz köpüren denizlere dönüşür  


Sen her daim  

Henüz gençsin  

Bir Afrodit misali  

Gözlerin bir trajik tiyatro tadında  


Bir mehtap verdin bana  

Sigara dumanından sararan  

Perdelere sarılı bir kedere benzer  


Üzüm yapraklarında  

Kırağı ve buzlu göl parlarken  

Sen gitmelisin şarap kokan teninle  

Artık, vakit doldu   

Alaca kargalar kanat çırpar, hadi git


Ben onu beklerim her dem  

Solmuş resmini kıskandığın kadını  

Sen hadi git, ben beklerim sessizce  

ve ıssız  

Ömür dediğin nedir ki, geçer gider,…



( Alaca Karga Ve Mehtap başlıklı yazı Mikail Dede tarafından 12.12.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu