
Kırk yıllık kuraklıktan sonra anlamsız
Yağmurlar gibi gözlerime yağıyorsun
Yüreğime akıyorsun hüzünle usulca
Şimdi hırçın akan nehirler misali
İsyan edesim var değersiz güzelliğine
Ve ölümden öte soğuk bakışlarına
Karalara boyayasım var dudaklarını
İpek saçlarına katran süresim var
Hiç bakma boş ve buz gibi gözlerinle
Biliyor musun aslında mecnun
Çöllerde ve Leyla zehirle ölmedi
Adını anınca ben neden öleyim
Sen de bir hikaye, bir masalsın ki…
Seni özlemek bu kadar acıtıyorsa
Neden özleyeyim?
Seni sevmenin hiçbir değeri yoksa
Neden seveyim?
Ve senin sevginin bedeli yoksa
Neden bedel ödeyeyim?
Söyle Hanımefendi;
Görmeyen gözlerine mi, duymayan kulaklarına mı, yoksa olmayan kalbine mi üzüleyim?
Boşver, git gidebildiğin yere kadar bir sessiz elveda yeterli olur,…