Tombul bir son bahar,
Cebinden çıkarıp uzun ve dipsiz kışı,
"artık bu, senin" dediğinde;
Yaza hamile baharın,
Kötü bir şakası sandım bunu,

Meşe odunuyla yanmak için sobam,
Uzun gecelerde anlatılmak için masallar;
Hazır dururlarmış meğer,

Asasını hangi yöne doğru fırlatırsa,
O yöne doğru yürüyen dervişler,
Konuğu olacakmış meğer metruk hanemin,

Kese kağıtlarında sabun köpükleri biriktirmişim meğer,
İlk yağmurla eriyip gittiler,

Paltosunu alıp gitti tombul son bahar;
Uzun ve dipsiz bu kara kışla ben,
Kala kaldım işte;
Belki her şeyimle hazırım bu üşütücüye ya,
Yüzüm;
Onu örtecek bir şeyler lazım;
Başımın biriktirdiği tüm çorapların örücüsüne söylesem;
Bir de kaşkol örer mi ki?...
( Kaşkol başlıklı yazı Fırat AVCI tarafından 24.05.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu