Online Üye
Online Ziyaretçi
Satırlar haykırıp anlattı bin kez,
Göğsümün içinde var olduğunu.
Aşk dairesinde tılsımlı merkez,
Fısıldadı ruha yâr olduğunu.
Gökkuşağı süstü, yağmurlar inci,
Bayram sabahında çocuk sevinci.
Doğunca dünyama tarifsiz sancı,
Farkettim sevdanın nar olduğunu.
Magmayı yüreğe akıtır nazlar,
İz bırakan yara nüksedip sızlar.
Aşkın tarihinden içli ikazlar,
Diyor dört mevsimin kar olduğunu.
Dikeni döşümde çelik çitlerin,
Misafiri oldum tüm geçitlerin.
Haline bakarak şu meyyitlerin,
Anladım alemin dar olduğunu.
İsterse çöllere gelincik verir,
İsterse çukurda taş, insan erir.
Merhamet erbabı kaç insan görür,
Süzülen damlanın kor olduğunu.