Unutulmuş Pencereler
Sokakta bir düş gördüm
üstüne basılmış yaprakların hüznünü
taşıyordu yanında.
Biliyorsun, bazı günler
kâğıtsız da yazılır şiir 
havada duran kelimelerle
kimsenin okumadığı.

İçimde boş bir oda
neyi bekliyor bilmiyorum.
Sesin döküldü avuçlarıma
toplayamadım.
"Bir bardak su," dedin,
oysa susuzluğunu
anlatıyordu bana ellerin.

Gece, kimsenin olmadığı bir kıyı.
Ben orada, bir taş gibi duruyorum.
Sen ise suyun yüzündeki aksini
seyrediyorsun kendinin.

Bak,
pencereler açık kalmış evlerde.
İçeri hiçbir şey girmiyor 
ne yağmur, ne rüzgâr, ne zaman.
Sadece boşluk,
sadece unutulmuşluk.

Ve aramızdaki mesafe
artık bir coğrafya değil,
söylenmemiş sözlerin kalınlığı,
dokunulmamış anların hafifliği.

Sen gittin.
Ben burada,
eski bir merdiven basamağında
oturuyorum.
Ellerimde sesinin izi var
silinmeyen, duyulmayan.

Hiçbir şey 
hiçbir yere varmıyor artık.
Biz sadece
unutulmuş pencereleriz 
görünen, görünmeyen,
yarı açık, yarı kapalı.


Turgay Kurtuluş 
( Unutulmuş Pencereler başlıklı yazı turgaykurtulus tarafından 4/11/2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu