Online Üye
Online Ziyaretçi

Arzuluydum
görmek için göl güzelini
Balıkları
gözleyen martılar kadar
Yüklüydüm,
dökmek için buharlaşan aşkımı
Göle göz
kırpan bulutlar kadar
Derindim
sonu gelmeyen kederimle
Ortası kadar
gölün
Sevgilinin
batık hazinelerini yudumlayan...
Alışkındım
yarin hayaliyle vurulmaya
Dalgaların
çarptığı kaygan kayalar kadar
Umutluydum
aceleci ışıklar kadar
Her sabah
doğan
Gölün
kemerini süsleyen güneşten...
Durulmazdım,
şafakla yürüyen dalgalar kadar
Beklerken
göl güzelini
Ufkun
avuçlarından
Nisyan ile
gece ve gündüzü...
Gizemliydim
adalar kadar
Göle soluk
aldıran
Esrarlıydım gözleri
kadar göl güzelinin
Ne zaman ne
mekan bilmeyen
Göl
kenarında...