Sevgili Mahir



Sevgili Mahir;

Bugün uyanınca, her yıl geldikleri şehre dönmeyen göçmen kuşlar gibi hissettim kendimi. Sana yazamamış olmak baharın habercisi nazlı kuşların uğramadığı ağaç dallarını, göl sazlıklarını ve taş değirmenin avlusunu hayalinle doldurmaya benziyordu. Zamanında görülmesi gereken yerler vardır ya Mahir, ne erken ne çok geç işte sana yazmak da öyle bir şey. Kalem, kirpiklerine benzediğinde, sinemi hedef alan o kömür bakışların konuşulmayan birçok şeyin aşikârı oluyor. Her gün aynı köprünün iki ucundan başlayıp, tam ortada varlığımızı ilan etmek sessizce, yürek kayıklarını kendi kaburgalarımızdaki gölette sakin sakin yüzdürmek, her şeyle yetinmeyenlerin aksine görülmemiş bir tamahkarlığa dönüşüyor..

Seni saklamayı en çok sevdiğim yerler rüyalar biliyor musun? Seni misafir etmeye başladıktan sonra benim rüyalarımın dalları budakları var; duyamadığım sesine sarılmak o kadar da imkânsız değil artık fazlasıyla olası. Benim rüyalarımın tomurcuktan sonra fütursuzca açan cemaline benzeyen çiçekleri var. Dünyanın herhangi bir köşesinde umutsuzluk ve kederden ağaçları meyveye durmayan her yüreğe polenleri cömertçe dağıtan arılarım var benim. Kelamlarını toplayarak petekler dolusu bal üreten arılara ev sahipliği yapan rüyalarım var.. Ses yalıtımlı kaburgalarıma aldanma sen, bir harfinin aort damarımda nasıl bir tufana dönüştüğünü tezahür edemezsin Mahir. Bu denli enfüsi yazmasına bakma kalemin, en yüksek zirvesine çıktıktan sonra sehilde dinginleşen yaşam sıvım, senin verdiğin o eşsiz sükûnetin verdiği saadeti hiçbir şeyde bulamıyor. Bu yaşamdan izole olmama değil aksine yaşamın arterlerine tazecik bir heyecanla dahil olmamı sağlıyor..

Dışarıda güneş mevsimi kavuruyor; yol kenarındaki ayçiçekleri çiğdemlerini büyütüyor.. Oraktan önceki bekleyiş gibi lügatimin her başağı, güneşin dokunuşuyla anne şefkatini andıran ekmek gibi kokuyor. Mahir, sen dudaklarının ağır demirden kapılarını her aralamanda, benim kuş özgürlüğüne benzeyen teslimiyetlerim gökyüzüne kanat çırpmaktan korkuyor. İki ayrı kıtanın nesilden nesile aktarılan masalları gibi dağılmak bile bana yetiyor. Bir gün gelecek ve aynı minderlerin ve aynı meraklı dinleyişlerin ortak masalı olarak birbirimize denk gelmek kaçınılmazımız olacak. Masalla uyuyan çocukların zamanında masalsız uyuyan masumluğumuz, birbirimizin masalı olmamızla mutlu bir yarenliği hak ediyor. Orada olup yaralarını saramadığım ve göz yaşlarını silemediğim her gün için bir tane kiraz ağacı diktim bahçeme.. Toplamaya bir gün gelirsin diye üzerinde Mahir yazan bir sepetle seni bekliyorum..

Baharın gelişinde şehre gelmeyi unutan göçmen kuşlar senin şehrindeler biliyorum. Mahir kuş yuvalarına mavi birer kumaş parçası bağla, ben de burada öyle yapıyorum. Kuşlar seneye şehrime geldiğinde evlerini daha çabuk bulsunlar..

Serin pınarların dilini konuşan isli kandilim, görüşene kadar en merhametliye emanetimsin..






                                                                                                        Mavi Yıldırım







( Sevgili Mahir başlıklı yazı MaviYıldırım tarafından 10.07.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu