Lübbetü’l-ayn’ım, Ya La yefnâ aşkım, Bir meltem gibi esiyorsun gönlüme; Bazen bir fırtına gibi, şiddetlice. Göğsüm dolup taşıyor sana olan sevdam ile; Kalbim, beyaz bir gül gibi dirilir senin bir tek sözünle. Biliyorum, sevmedin beni, Belki de ezelinden beri; Ben ise seni ilkbahara benzettim, Her halinle, her zerresiyle seviyorum seni. Korkma benden, yanaş yanıma; Karıncayı incitmekten çekinen bir ruh, Nasıl zarar verebilir sana? Uzaklaşmışsın o kansızdan; Korkuyordum kendine vereceğin zarardan. Ben seni izliyorum hep uzaktan, Korlarla yanıp tutuşan bir dağdan. Bir geminin yolcusuydum, rotası kayıp; Bir limandım, belki sadece bir gemiye açık. Hep sevdim seni, yeryüzüne düşen her bir yağmur tanesi kadar; Sevmeye de devam edeceğim, sahralar, çöller, okyanuslara dönunceye kadar… Belki sözlerim buluşur seninle, Kalbinin derinliklerinde. Amadeyim senin bütün söylediklerine, Lütfen, son bir kez daha bana gülümse.
( Lübbetül-aynım başlıklı yazı nevzat-ege-asmadili tarafından 15.08.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu