Çözemedim gitti kuzum, neydi içinde ki acı?
Bunca öfke biriktirip, göz yaşımı çalıp gittin.
Sen bir bilinmeze yolcu, bense burda sessiz hancı,
Saygın bitti, sevgin bitti, yüreğimi alıp gittin.
Neyle zehirlendin bilmem, oluk gibi zehir kustun,
Ne çok şeyi hiçe sayıp, arkandaki dağa küstün,
Darağacı kurdun bana, yağsız urgan ile astın,
Aldın kamçıyı eline, bir çıkmaza dalıp gittin.
Ben seni hiç unutmadım, bilmem ki sen unuttun mu?
Hiç bir şeyle avunmadım, sen kendini avuttun mu?
Yoksa sende benim gibi yüreğini kanattın mı?
Nasıl sindi ki içine, her hakkımı silip gittin.
Ne bilirdim yaşanırken, yolun sonu ahuzardı,
Biz eskiler hatırlarız vefa diye bir şey vardı,
Göz kapatıp büyüğünü, silip atmak hayli zordu,
Beni öyle tanırsın ki, şu halimi bilip gittin.
Kul Fikret'in kalbi kırık yüreğinde bir gizi var,
Hayat devam etse bile içinde hep bir sızı var,
Bir tutuşup bir kor olan, hiç sönmeyen bir közü var,
Dünyasını hiçe sayıp, başka dünya bulup gittin.
Bu şiire yapılan tüm yorumlar benim için etkilidir,
herkesi işaretlemek mümün olsa işaretlerdim emin olun
çok teşekkürler hepinize değerli şairler, üstatlar...
Mehmet Fikret ÜNALAN (Kul Fikret)
15 Ekim 2025 Saat 22.20
Güzelçamlı/Kuşadası
(
Başka Dünya Bulup Gittin başlıklı yazı
Mehmet Fikret ÜNALAN (Kul Fikret) tarafından
10/16/2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
