B.





Osmanlı Devleti’nin şan ve şereflerle dolu tarihinde nice iftihar tabloları vardır . Osmanlı Devletinin yükseliş döneminde dünyaya nizam veren yüceliğinin sırrı üstün devlet adamları yetiştirmesi ve Türk milletindeki üstün ahlaktır .
Almanya’ya ilk gidenler arasında olan bir Türk işçisi anlatmıştı :
“ İki arkadaş , hava almak için kasabanın dışındaki kırlara doğru uzanmıştık . Traktörle tarlasını sürmekte olan yaşlı bir Alman kadına rastladık . İhtiyar kadın , traktörü ağır devirle kullanıyor , bir yandan da direksiyonun üzerine yaydığı gazetesini okuyordu . Bu manzara çok ilgimizi çekti . Biz şaşkın şaşkın kadını seyrederken o , bizim varlığımızın farkında bile değildi . Bir ara yakınımızdan geçerken Almanca “Kolay gelsin “ diyerek seslendik . Motoru durdurdu . Hangi milletten olduğumuzu tahmin etmeye çalıştı . Ona Türk olduğumuzu söyleyince o anda yüzünün hatları değişerek anlatmaya başladı : ‘ Bizim köyümüzde yaşlı bir papaz vardı . O bize , her Pazar ayininde Türklerin çok kahraman ve güzel ahlaklı kimseler olduğunu anlatırdı . Almanya içlerine giren Türk akıncılarının üzüm bağlarının yanından geçerken bile izinsiz üzüm koparmadıklarını söylerdi . Ama sizler buraya geldikten sonra gördük ki sizler o eski Türklere hiç benzemiyorsunuz . Müslümanız diyorsunuz ama dininizin hiçbir özelliğini yansıtmıyorsunuz .’
Almanya’nın Güney Baden bölgesinde Fransa sınırına yakın Karaormanlar’ın eteğinde 20 bin nüfuslu Müllheim isimli bir Alman kasabası vardır . Bu kasabanın meydanındaki direkte 1703 yılından 1992 yılına kadar Osmanlı ve ay yıldızlı Türk bayrakları dalgalanmıştır .
Tarih boyunca Almanlarla Fransızlar arasında devamlı el değiştiren bu sınır şehrine Fransızlar devamlı taciz ve tecavüzlerde bulunurlardı . Her yıl hasat mevsiminde nehri geçerek Almanlara ait tahıl ürünlerini çalıp kaçırırlardı . Bu kasabayı korumaktan aciz kalan Alman Kralı M.Ludwig Wilhelm , çareyi Osmanlılardan yardım istemekte buldu .
Yıl 1703 . Osmanlının sıkıntılı dönemi başlamıştı . Sultan II.Ahmet , Almanların isteğini boş çevirmek istemedi . Alman Kralı , Türklerden asker yardımı istemişti ama Sultan’ın o anda böyle bir yardım gönderecek hali yoktu . Padişah , büyük çuvalların içine doldurduğu yeniçeri kıyafetlerini , teçhizatını Alman Kralına gönderirken bir de mektup yazdı : “ İçinde bulunduğun durumu düzeltmek için asker göndermemize gerek yoktur . Bu Fransız keferesi bizi iyi tanır . Sen , bu gönderdiğimiz elbiseleri adamlarına giydir ve sınır boylarında Fransızların görebileceği bir şekilde dolaştır . Bu şekilde tehlikeden halas olursunuz . “
Kral bu talimatı aynen uyguladı . Günün ışımasıyla birlikte Ren nehrinin karşı kıyısındaki Neuenberg’deki Fransız askerleri gözlerine inanamadılar . Halk arasında korku ve telaş başladı . Millet korkuyla nehir kenarında toplanıp baktılar ki Türk askerleri karşı kıyıda dolaşıyor .
Müllheim Kasabası işte böyle talandan kurtuldu . Bu olayın hatırasına şehir meydanına Osmanlı Bayrağı çekildi . Her yıl geleneksel bayram kutlamalarında yeniçeri kıyafetli temsili Türk askerleri geçit törenine katıldılar .
Türk Bayrağı 1992 yılına kadar o direkte şanlı dedelerimizin aziz hatırasına hürmeten dalgalanıp durdu . 289 Yıl sonra o direkten indirilen bayrağı Türkiye’de hiç kimse merak etmedi .
Zaten dalgalanırken de haberimiz olmamıştı ki …

Bir zamanlar biz de millet hem nasıl milletmişiz .
Gelmişiz dünyaya insanlık nedir öğretmişiz .











( Almanya’da 289 Yıl Dalgalanan Türk Bayrağı başlıklı yazı A.Müfit KUTLU tarafından 26.04.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu