hadi deyelim yazdım
yazsam
ne yazcan
hadi aldım gabil etdim
Kezban Abanın dediklerini yazayın da
nası vercez
en eyisi ellerin etdiği gibi
bizim gız emme
ne deycen
dedik, hadi gabil etdi, aldı
gız gısmı bu işi becerebili mi
becerdi deyelim
ele-ğüne garşı
el ne der
hadi eli sittiret
ya Özlem almazsa
aldı deyelim
ya yazımı beğenmezse
ya garşılık vermezse
ya dayısı ğilin
anasının habarı olu(r) sa
ya cevap mermezse
ya veriseee, sen seyreyle beni
seyret gari
nassı uçuluyomuş
bi ğün ebem ıramatlıg; höyle
söğeye dutunalak
yanıma ğeldi
yanıbaşıma oturdu
eliynen sırtımı sıvazladı
sol eliynen dizimi dutdu
sağ elini de sırtıma go(y) du
“-endeki yüzünü sıdırıp durma
“kaşıma yarayı şıban edersin” demişler
yüzün çiçek bozuğuna döner sonura
evlendinmiydi geçer
marağ etme”
dedi.
böğün kü ğibi aklımdadır
ıramatlık yüzümü avışladı,
derin derin üzümü gözümü seyretdi
soluklandı bekledi
“-ah.. ah” dedi
“-Allah kimseye evlat acısı vermesin
çekmeyenler bilmez evlad acısını
derdini hiş kimselere deyemedi
yavrııım!
hiş adını bile anmadı kimsenin yanında
Emmin Iramatlık varıdı da!
senin ad aldığın gari
yaşı benzemesin
garazevdalara yandı ay yavrım
“-sevipde bi ğızı alamazsan
adını yadellere destan eyleme”
deye türkü söyler dururdu
o söylerdi
benim burnumun dire(ği) sızılarıdı
gözlerimden siğim-siğim yaş boşanırıdı
ahım-şahım bişiy olsa hadi bi-ta
değilidi valla,
değilidi billaha yerler yeyesice
onmadan gedesice
o zamannar da anası ğibi
usdurası içinde nekbetin tekiydi
emme gönül bu;
ota da gonaaar,
bokada!
gondu da bok yedi işdeecik
geldi-ğeşdi
emme Allahı var
kimsenin adını yavız etmedi,
ağa adam ğız vermez çobana
derdini kimselere deyemedi
emme ben biliyo(r) dum
ana yüreği bilme(z) mi
garağuzum!
içine ata ata dertlere ğardı
ağa ğızının umurunda mı
o gelini gördüm müy dü hala
boğazım sıkılıyomuş ğibi
nefesim daralı(r)
gerşi ha! onun da....
çoluk-çocu(ğu) file olmadı
yüzü gülmedi emme!
bana ne
beniki benden getdikden keyri ne fayda
geri getiri mi garaguzumu
ilk yoklamaya sediyeynen götürdük şubeye
akrenneri esgercili(ği) işledi geldi de
ben daha gara yazmamı çıkarmadım
hala daha düğünner de bile
eller ğibi şenlenemen
oynayıp-galgıyaman
guzuunn
üş ğün sonura unuduldu
“-ince hasdalık”dan deyividiler
anası unudabildi mi bakalım
ataş düşdü(ğü) yeri yakar
ebeyin halını soran
bilen mi var
yemeden işmeden kesil di de
beylerin gonaklarına taraf
gözleri dönü-dönüvüdüğünde
içimde bi alaf
“-Ğözel Irapbın sen bilin gari
sen bilin” dedim
“-ne yanı hayırlıysa
nası bilisen gari” dedim!
dedim emme, yan yana
içim gan ağlaya ağlaya
........!
kim bili dovam gabil oldu da böyle oldu
kim bili yazgısı buyudu
bilemecen gari, orasını Allah bili
ğözel Alla(hı) m bili bili işler
“her şey de bi hayır vardır” demişler
en sonunda garağuzum
ğözlerimin önünde eridi getdi
hemi de nassı, ğünden-ğüne
dakgası-dakgasına uymadan
günahı obal(ı) boynuna
barabar çobannıg etdiği Hebiboğlu önsıra
“-oğlum onnar ağa-bey çobana-yabana ğız vermezler
alıp gaşsan
bobayın zaten ileç dutar yeri yok
Allah m(a) hafaza anana filen eziyet ederler
ğızgardaşını güce ğörüler
onnarın her cihetde köpee bulunu
dağ başına budayvırılar ganadını-golunu
sen yol bilmen yolak bilmezsin taha
üç adım atmadan yakalanısın
“Gövcelli’ye varı,
Aydına geldim sanı(r) sın ”
böyle deyon emme
ğızın gönlü sende mi bilmeyon
olsa ne yazar
böğün sana ırazı geli
yarın bobasının evindeki ıratlığı arar
bir olur, iki olur
üçüncü de bok olur
sen gel bu sevdadan vazgeş
gonu-gonşu da,
köyde başga ğız mı yok
evelallah aslınız asaletiniz belli
beyin deyen sana eliynen getiriviri”
“-Allah bili ya o da kendi gızını
gascan deye haralda
çalıya daş atıyomuş anlaşıldı ğari
sankı ğaraguzum ağa ğızından
başkasına bakıyomuş ğibi
o marağınan zaten, ne yedi, ne işdi
ne de bi başga tarafa bagdı
ana yüreği dayanır mı,
dayandım;
“ölsün de gurtulsun yavrım”
bu dert irezil eder bunu
ölmez sağ olusam ömrümün yettiği yere ğadar
bakarın gurda-ğuşa irezil etmen yederin emme
yarına çıkcamıza Allah Kerim
hemi de ağa ğızını verse de
ğaraguzumdan hayır gelmez gari
gözel ırapbım ele-ğüne irezil etme
al tez elden amanetini”
deye dova etdim
bi ana evladı ölsün deye dova eder mi
ediyo işde”
……..
“-onun uçu,
neye mal olusa-olsun
dikil karşısına olusa-olu(r)
olmazsa gam yemezsin
ben elimden geleni
ardıma gomadım dersin
içine dert etme
ince hasdalıklara garma sen de
ecelsiz götürme beni
kınalı guzummm
gadersiz guzum”
……….
“-yeter ki dertlere garma yavrım
anca kendine edersin
el gızının uruhu bile duymaz
yazık olu, sana yazık,
anana-gardaşlarına yazzık
zati ba(ğ) rım yanık
bi de senin ardından yanmayayın
sana ağıt etmeyen
Allah bana bi da bu acıyı yaşatmasın
ölürün hakkımı halal etmen
“evlerinin yolu bükülü geder
zülüfü gerdana dökülü geder
bir yiğit de sevdiğini almazsa
o yiğidin beli bükülü(r) gider”
sana ğız mı yok len
hay gapbiicik hay
Allah hiş bi ğulunu tek yaratmamış
onun uçu gereğirse ğaçır
emme elden ğaçırma
ğereğirse
emmilerine ben deyen
hiş umudum yok emme ..........”
“-Allah ırazı olsun
elerin dert görmesin
ömrüne bereket ebe”
ebemi Allah gonuşduruyo belli
hadi hayırlısı,
yüre(ği) de yanık olunşa zavallının
elden geldik gayret ediyo
olmaycak bile bi iş
yönedine gedmeye durdu muydu
geder de geder gari
marağ etme sen
emme…gelgelelim
bi tersine geddimiydi
yönedine döndürmenin
imkanı var mı
mümkünü olca(ğı) yokdur
ı-ıhhn