İstanbul Ah İstanbul
İstanbul ah İstanbul zerren cihan’a değer
Hep seni anlatırlar her gece kehkeşânda
Encâmında hicâbın bâhâ biçilmez cevher
Adın işaret oldu remz-i gül gül-feşânda
Yıldızlar matem tutar sensiz kalsaydı eğer
İstanbul ah İstanbul zerren cihan’a değer
Aşkınla raks ediyor Sarayburnu’nda kandil
Her gün iki denizin değerken buseleri
Ruhunla irşâd olur çeşm-i giryân muhayyil
Gözlerinden süzülür aşkın sâf kaseleri
Bil ki sana eş değil Taç mahal ya da Babil
Aşkınla raks ediyor Sarayburnu’nda kandil
Nerde eski şarkılar nihavend ve hicazkâr
Cumbalı konaklarda inlerdi tambur sesi
Âşiyânlar yaralı müdavimler târ-ü mâr
Sadabat’ta kayıklar mazinin divanesi
İlâhi şuâlarla nakşedilmiş bergüzâr
Nerde eski şarkılar nihavend ve hicazkâr
Beş vakit Ezanlarla arşı okşarken sedân
Fatih’sin -Süleyman’sın Kanuni ve Yavuz’sun
Hürriyeti reddeder aşkından hem dem gedân
Şehirler sultanısın seçilmiş kılavuzsun
Ölümlerden beterdir bir anlık olsa cüdân
Beş vakit Ezanlarla arşı okşarken sedân
İstanbul ah İstanbul sende ebed ve ahir
Üstünde esen yeller eserken gelir vecde
Eyyub El Ensari’nin ülküsünde mezâhir
Asırlara bedeldir bağrında olan secde
Sakın beni bırakma yolundan etme tehir
İstanbul ah İstanbul sende ebed ve ahir
______________________Makberî
(
İstanbul Ah İstanbul başlıklı yazı
Ahmet Akkoyun tarafından
31.07.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.