B.





İnsanlar inandıkları gibi yaşamazlarsa önce kendilerine olan saygıyı kaybeder , kişiliğindeki en ezici alçalma ile karşılaşır . Yozlaşma başladığında insanlar gizli dünyalarındaki Şeytan’a savunma dilekçeleri yazdırıp haklılık paranoyasına kapılır .
Vicdanları tatmine yönelik bu dilekçelerde “ Bana göre “ fetvası savunmaların birinci maddesidir . Kendini fildişi kulelerde hapsederek sorumluluktan kurtulduğunu zanneder . Baskılar karşısında devamlı ödün vererek mutsuzlaşır .
Amerika Birleşik Devletlerindeki son 60 yıllık zaman diliminde zenci bayan Roza Parks insan hakları mücadelesindeki ilk eylemi ile saygınlık kazanan bir kadındır .
1 Aralık 1955 Tarihinde bir belediye otobüsünde “ Sadece Beyazlara Mahsustur “ bölümüne oturan ve beyaz yolcuların , otobüs şoförünün tüm baskı ve zorlamalarına rağmen oturduğu koltuktan kalkmayı reddeden bayan Roza , 1998 yılının Ocak ayında tam 43 yıl sonra bir törende ABD Başkanı Clinton’ın yanındaki koltukta oturuyordu .
“ State of Union “ konuşmasında Başkan Clinton şöyle diyordu :

“ Bu gün hayatta olan çoğumuz , insan hakları mücadelemizin 43 yıl önce Roza Parks isminde bir kadının Alabama’da bir otobüste , beyazlara ayrılan yere oturması ve kalkmaması ile başladı . Şimdi “ First Lady “ (Birinci Hanım Hilary ) ile oturuyor . Bu gün ayağa kalkar veya kalkmaz tamamen kendi bileceği iş .”
Roza Parks çılgınca alkışlar arasında yorgun ayakları üzerinde doğrulup şöyle dedi “ O gün iyi ki ayağa kalkmamışım . Yoksa içimdeki rezil sessizlikle yıllarca hesaplaşacaktım .”

21’ inci yüzyıla girmeye altı ay kalmış . Başkent Ankara’nın merkezindeki Demirlibahçe Atatürk İlköğretim Okulu Müdürü’nün Anadolu ve Fen Lisesi sınavlarına girecek 13-14 yaşlarındaki iki öğrenciden bir isteği var :” Sınava böyle girmek yasak … Açın başınızı öyle girin . “
Kızlar direnir , müdür dayatır , polis çağırılır . Polis kızlardan birinin amcasını dışarı atar . Amcaya derler ki “ Biz emir kuluyuz “

Allah’ın emrine uyuyoruz diyenler kulun emrine uyan kullar tarafından tartaklanır .
Küçük kızlardan biri ağlayarak “ Bu muydu istediğiniz ? “ diyerek başındaki örtüyü sıyırır . Müdür sarı dişlerini göstererek sırıtır : “ Tamam … Bak gördün mü ? Böyle girebilirsin sınava …”
Bir bayan öğretmen “ Bak işte ; ne güzel oldu .” der. Bazı öğrenci velileri de fetva vermeye başlarlar : “ Aç kızım aç … Öyle gir sınava .. Büyü , makam sahibi ol ! Hadlerini bildir bunların …” Bazıları da kızı destekler .
Diğer öğrenci küçük Sümeyra’nın cevabı bir tokat gibi Müdür’ün suratında şakladı : “ Hayır !... Açmıyorum ! “
Küçük kız Sümeyra “dünya” sınavına alınmadı ama o büyük bir sınavı kazandığının bilincindeydi.
Küçük Sümeyra , zenci bayan Roza gibi , sahabe hanımlarından Sümeyra gibi , inancından taviz vermeyen insandı . Ömrü boyunca , ödün vermenin utancıyla yaşayamayacak kadar imanı büyüktü .

Hz.Peygamber(sav) der ki : “ Cennet’te yürüyordum , arkamda ayak sesleri işittim ; bir de dönüp baktım ki Sümeyra … “
Sümeyra , Uhud savaşına babasını , kocasını ve iki oğlunu gönderirken “ Resulullah’a bir şey olursa karşıma çıkmayın “ diyordu. Hz.Peygamber’in şehit edildiği haberi gelince çılgın gibi koşmaya başladı . Şehit babasını ,kocasını gösterdiler geçiverdi . İki yavrusunun kanlı vücutlarını görünce derin bir “ah” çekti ve sonra tekrar koşmaya başladı “ Allah Resulü nerede ? Ona ne oldu ? “
O Sümeyra,davasının önderi için kaygılıydı. Baba,koca, yavrular ona vız geliyordu .

Küçük Sümeyra ! Başındaki örtüden neden korktuklarını şimdi anladın mı ?
Sen o küçücük yaşında dağ gibi imanınla , ödün vermeyen kişiliğinle ” ilerde imza atacak bir makama gelemeyesin” diye sınava alınmadın .
Ama doğuracağın çocuklar istediğin makamlara ulaşacak ve Türkiye Cumhuriyeti İnsan Hakları ve Demokrasi mücadelesinde hak ettiği yeri alacaktır .
( Amerika’lı Zenci Roza Ve Küçük Sümeyra başlıklı yazı A.Müfit KUTLU tarafından 12.05.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu