I
Adına karakalem çektiğim yüzlerin gölgesinde
Muazzam bir esrara yenik düştüm
Issızlığımı renklere bağışlıyordum ki
Paletime bandığım parmaklarım yandı
Siyah beyaz tabloda eridi simam
Şimdi her şey olabildiğince kurşuni
Buğulu tuvalde tenim isyan grisi
Ahenklerden muafım…
II
Avuçlarından ne kadar masumiyet döksen de üstüme
Kaldırıp başımı bakmıyorum
Ne bir rüya, ne de hayale dalmayan gözlerim yeminli
Körüm, görmüyorum!
Öylesine uzağına savurdum ki benliğimi
Avaz avaz aynı maniyi anlatma elindeki kavala
Figanın yanaşmıyor işiten yanlarıma
Sağırım, duymuyorum!
Dilimin anahtarını denize saldım
Sözün bittiği yerde noktalarım
Ne çığlığı!
Fısıldamıyorum bile
Susuyorum!
III
Elimde değil;
Işıltılarım çalındı, cevherim parlamıyor
Zanaata amade bileklerim talan edildi
İntihara mehilli, hüner icra eden parmaklarım
Hürriyeti koparılan kuş, dilediği manzarada özgürce uçabilir miydi?
Vasıflarım engellere takıldı
Pek özümsediğim azmim yılgınlığımın önüne geçmedi
İşte benden geriye kalan bu, emanet ruh misali bir tutam boşluk
Kasırgalar estiren öfkem uysallaşmıyor
Umudunun şahı gelse ne fayda, efsunlarım boğuldu bir kez
Artık feray değil kimliğim…
İade edin bağımsızlığımı