Şimdi onlar,
Coşkun çoruh gibi akarlar,
Öfkeleriyle herşeyi yakıp yıkarlar,
Ne söyleseniz anlamaz, şaşkın
bakarlar.
Onların özlerinde geçmişiniz var,
Güzel şey var mıdır hiç hoşgörü
kadar.
Herşeyi kendi bilir, öğüte çok kızar,
Gitmeyin üzerine işitirsiniz azar,
Hatır gönül kırar, çok üzer.
Onların özlerinde geçmişiniz var,
Güzel şey var mıdır hiç hoşgörü
kadar.
Köpeğini, kedisini okşar, seni
azarlar,
Geniş görünse de dünya, yaşlı için
dar.
Saçlara kar yağdı, nerde ilkbahar.
Onların özlerinde geçmişiniz var,
Güzel şey var mıdır hiç hoşgörü
kadar.
Ayıplarla günahlarla olgunlaşırlar,
İnişlerde, yokuşlarda durmaz
koşarlar.
Hatalarla yol alırlar, dağ taş
aşarlar.
Onların özlerinde geçmişiniz var,
Güzel şey var mıdır hiç hoşgörü
kadar.
Bir gün onlar da yaşlanıp
uslanacaklar,
Koskoca çınar olup olgunlaşacaklar.
Her bir rengi yaşayıp ders alacaklar.
Gençlerin özünde geçmişiniz var,
Güzel şey var mıdır hiç hoşgörü
kadar.