TUT ELİMDEN...


Pınar, bavullarını hazırlamıştı. Yola çıkmıştı. Evine iki mektup bırakmıştı. Seher ve Cenk için, ayrı ayrı mektuplardı. Bir taksi`ye binip, demiryoluna ulaşmıştı. Tren yarım saate kadar kalkacaaktı. Ebru, yoldan geçerken, gözlerini demiryoluna dikerek, Pınarı gördü...


Cenk`i karşısın da gören Ozan ise, Cenk ile kavgaya tutuştu. Seher ikisininde bu halinden rahatsız oldu ve İrem`in etkilenmemesi için ikisini de içeriye almadı. Annesi Safiye hanım, Seher`in teyzesinin çok hasta olduğunu ve Sehere acil olarak gelmesini söyledi. Seher, apar topar İrem`i de alarak Ozanın kendisine aldığı arabayla yola çıktı. Yol çalışması nedeniyle araba sarsıldı ve araba takla atarak yanmaya başladı...


Ebru, Pınar`la önce konuştu, sonra da Pınarı dövmeye başladı. Ebru`nun yaptıklarından sonra Ebru`ya bir tokat atarak hızla koşmaya başladı. Ebru, Cenk`i arayarak Yanına gelmesini istiyordu, fakat Ozan, Cenk`i kendisini bağladığı boş bir araziye götürdü. Cenk`in silahını da alarak, Cenk`in namluyu kafasına yaklaştırdı. Cenk`in feryadı, figani Ozan`ı etkilemiyordu. O kadar nefret doluydu ki Cenk`e karşı, Seheri onlarca yıl bekleyen fedakar yürek, Cenk`in karşısında sanki buzdağına dönmüştü...

Yol çalışmalarına araveren görevliler, ters dönmüş arabadaki bir genç kadını ve genç kızı kurtarmak için acil bir şekilde polis ekiplerine haber verdi. Polis ve itfaiye ekipleri olaya hakim oldular. Genç kadının telefonu arabanın dışına düşmüştü. Annesi onu yirmi yedi kez aramıştı. Annesini arayan, emniyet amiri Sabri bey, kızının kaza geçirdiğini anlattı. Safiye hanım, Seher`in teyzesinin başında yere yığıldı. Gizli bir numaradan Ozan`a mesaj geldi. mesajda:

`Ozan, Elini Cenk`in kirli kanına bulaştırma! Şimdi senin Seherin yanında olman gerekiyor. Seher ölmek üzere ona yetiş, Cenk`i bırak ben yarım kalan işi hallederim`...

Ozan, yine de inadından vazgeçmiyordu. Tetiği çekmek üzereyken, kendisini yeniden iyileştirip, hayata kazandıran yaşlı adam, onu Katil olmaktan kurtarmıştı...

Ozan, derhal çekilen mesajdaki adrese gitti. Yol çalışması sebebiyle arabalar içeri alınmıyordu. Koşarak olay yerine geldi...

Ebru, pınar`ı yakaladı. Pınar`ın sırtına bir kurşun sıktı. Olaya polis, yetişti ve Ebru`yu içeri attılar. Pınar`ı acil bir şekilde hastane`ye kaldırdılar.

Sabri bey`in tüm yetkilileri görevlendirdiği kaza da Genç kız, Seheri`in çok sevdiği öğrencisi İrem GÜZEL adlı kız hayatını kaybetmiştir...

Anons tüm aile fertlerine duyuruldu. Ozan, şoktadır. Safiye hanım Kalp krizi tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır. Seher`in durumu bilinmiyordu. Yarım saat sonra Seher, çıkarılmıştı. Acilen hastane`ye kaldırıldı. Kuzeni pınar`la aynı hastane de tedavi görüyordu...

Ameliyat sırasında Seher rüya alemine dalmıştı. Rüyasında :

İrem, `öğretmenim, bırakmayın beni, lütfen tutun elimden` diye gelen çığlıkları kalp damarlarını, kötü bir şekilde etkiliyordu...

Ozan, Safiye hanımın durumunu mesak ediyordu. Polislerin telefonundan yaptığı sinyal takibiyle Safiye hanımın kaldığı yeri buldu. Seher`in teyzesi ölmüştü. Annesinin de bilinci kapalıydı...

Ozan, Genç kızı Seherin görüp üzülmemesi için, erkenden toprağa verdi. Mezarlıktan çıktığında Seher'in yanına gitmişti...







DEVAMI GELECEK...

ALİ ESAT TAŞ...
ZAMAN, MÜREKKEBİN SON DAMLASIDIR...




( Tut Elimden (8) başlıklı yazı ali-esat-tas tarafından 23.06.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu