Aşkı Fısıldar
Bedenim bir kurtulur siyahî katranından,
Bütün kökler tutuşur; yaprak aşkı fısıldar.
Gönle murat saçılıp, dağılır dumanından,
Nur yağar damla damla; toprak aşkı fısıldar.
İlhamların rüzgârı ziyneti bezer durur,
Garip kalan gönlüme kevseri süzer durur,
Yangın olan yüreğim deryâyı sezer durur,
Yanar ateş telleri; ocak aşkı fısıldar.
Mekke’nin sokakları ruhuma “ lebbeyk “ sunar,
İnleyen zamanıma anka kuşları konar,
İklimim başka olur, yanar közlerim yanar,
Cennet girer düşüme; Burak aşkı fısıldar.
Medine’nin gülleri girer garip bağıma,
Yön verir damla damla ağlatılan çağıma,
Nurlarını zerkedip canlar verir ağıma,
Zikir titretir elim; kucak aşkı fısıldar.
Meclisimde yârenler kopartır endişeyi,
Dillerle huzur sunup getirirler neşeyi,
Yemyeşil muratlarla sarsarlar her köşeyi,
Neyler elesti üfler; sûznak aşkı fısıldar.
Elime derman gelip nur kuşanır kalemim,
Meltemlerim ruh verir, bir son bulur mâtemim,
Karanlık sükût eder, aydınlanır âlemim,
Umut yığar öteler; firâk aşkı fısıldar.
Saadetin nuruyla suya kanar vahalar,
Közlerim cuşa gelir, boşta kalmaz sahalar,
Pervâne’nin dilinde titreşir Fâtihâlar,
Rabbi yığar sözlerim; dudak aşkı fısıldar.
(
Aşkı Fısıldar başlıklı yazı
pervane tarafından
9.08.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.