Bana bıkkınlıktan söz açan dostlar,
Yol uzundu evet bildim yürüdüm.
Yoldan çevirmekti bütün maksatlar
Şeytani her fikri sildim kürüdüm.
Nasıl ki her bahar yeşerir otlar
Toprak okşandıkça tomurcuk patlar
Seneye kalmadan bütün umutlar
Umudun üstünü umut bürüdüm.
Nisanda mayısta meleyen kuzu
Anasını geçer görürse yazı
Hep umut peşinde umutsa tazı
Koştukça mecalsiz kaldım kurudum.
Mevsimler değişti hep aynı bahtım
İstedim her gönle kurulsun tahtım
Öksüz gönüllerde cılız bir ah’tım
Gönüldeki harla her gün eridim.
Bazen bel bağladım karlı dağlara
Mezarlıktan baktım kalan sağlara
Ayrık otu gibi sardım bağlara
Dallarım yeşilken dipten çürüdüm.
Şimdi anladım ki ömür şahsa has
Çekmeden biter mi derdi müşahhas
Yaşanılan mazi kefenden libas
Toprağın altına girdim yürüdüm.
Necati ŞİMŞEK
Ankara