İşte Sen
"Ben yaptım."
"Ben çalıştım. Ben kazandım."
"Ben bitirdim. Ben başardım."
"Ben dua ettim; o yüzden oldu."
Ben, ben, hep ben... Bilmez misin ki her şeyi Allah yapar; bizi de yaptıklarımızı da O yaratır.
Attığımız zaman biz atmayız, Allah atar. Sıkıntıdan kurtaran, güldüren ve ağlatan O’dur.
Nutku verip konuşturan da Yüce Allah. O yüzden "ne güzel konuştum" demek ne kadar anlamsızdır.
Kalplerimizi O evirip çevirir. Dilerse kalbimize imanı sevdirir; dilerse inkarı.
Rızkı veren, yediren içiren, şifa veren Allah’tır. Uyutan, uyandıran, uykuda çeviren de O’dur.
Doğru yollarını Allah gösterir. Vicdanımız O’nun kalbimizdeki sesidir. Allah doğrularını bize vicdanımız yoluyla ilham eder; hep doğruyu işaret eder.
Sabrı ve kararlılığı kalbimize Allah rapteder. Gücün tümü O’nundur. Rabb’i karşısında hiçbir güce sahip değilken neden büyüklenir, gururlanır ki insan?
İlminden dilediği kadarını veren Allah... Serveti sana veren Allah... Güzelliğini veren yine Allah... Hiçbiri senin çabanla olmadı... O yüzden kendine benlik verme!
Allah dilemedikçe biz dileyemeyiz. Eğer dileyebiliyorsak, dua edebiliyorsak, Allah dilediği içindir. Allah kaderimizde o duayı yaptırmaktadır ve dua gerçekte bizi kaderimizde var olana doğru yönlendirir. İmam Rabbani bu konuda, "Bir şeyi istemek, ona nâil olmak (onu elde etmek) demektir; Zirâ Allahû Teâlâ kabul etmeyeceği duayı kuluna ettirmez." der. Allah diler ve duamıza icabet eder.
Göğsünde büyüklük isteği değil, Allah sevgisi ve korkusu olmalı. Nefis şeytanla birlikte; senin iyiliğini istemez. Nefsinle iyi geçinme, aksine ez! Nefsinin bencil isteklerini gözeterek yararsız ve dünyevi amaçlara yönelme, onun tutkularını gözetme ki ruhun olgunlaşsın.
Bediüzzaman’ın, "Ey taparcasına dünyaya yönelen nefsim!.. Sen yalnızca dünya için mi yaratıldın ki, bütün zamanını ona harcıyorsun? Sen en önemli görevini bırakıp, binlerce yıl yaşayacakmış gibi, gereksiz işlerle ömrünü geçiriyorsun." sözlerini hatırla...
Allah insanın göğüs boşluğunda iki kalp kılmadığını bildirir. Kalbin bir tane ve yalnızca Allah aşkıyla dolu olmalı. Diğer aşklar zaten O’nun aşkından kaynak bulur.
Allah, zaman ve mekandan münezzeh. Zamanı ve mekanı yaratan O. Kaderini sonsuz öncede hayır ve hikmetle belirleyen de O. İstese de istemese de, teslim olsa da olmasa da her insan kaderini yaşar. "Kaderimi değiştirdim" diyen de kaderinde olanı söyler, kaderinde olanı yaşar.
Şeytan isyanını kendinden bilir. Oysa onun isyanı da kaderi dahilindedir. Kıyamete kadar ona izni de Allah verir.
Kibir, enaniyet, benlik verme; hepsi şeytanın özelliği. Kendine benlik vermesi onu secde etmekten alıkoydu. Enaniyet, insanı zeki de olsa, tıpkı şeytan gibi ahmak durumuna düşürür.
Peygamberimiz(sav), "kibirliler kıyamette zerre gibi ayak altında kalır. Herkes onları çiğner" [Tirmizi] buyurur. O halde ölmeden önce öl.
Dünyanın çekici süslerine aldanmayıp, ölümü sürekli hatırında tut ve sonsuz ahiret yaşamın için hazırlan. Ölümle birlikte gerçekleri gördüğünde, yapmadığın için pişmanlık duyacağın her şeyi yaşarken yap. Yaptığın için ahirette pişmanlık duyacağın şeyleri yaşarken yapma; dünyadan geç.
Ete kemiğe benlik verme, et yığını olmaktan çık. Allah’ın ruhundan üflediği müminsen, ruhunu iyi yönde besle. Nefsini beslersen ete dönüşürsün, ruhunu beslersen insan olursun.
Allah’ın senin için hayırla yarattığı kaderden hoşnut olup, teslimiyetin lüksünü yaşa. Rabb’ine yakın olur, tam bir iman, tam bir tevekkülle kendinde olan kötüyü iyiyle değiştirirsen, Allah birden görüntünü değiştirir.
Her şeyi Allah verir; O’nun emrindeyiz. Kenarından köşesinden teslimiyet olmaz. Bir yaprak bile yaratamazken teslimiyeti kabullenmez, hep "ben, ben" dersen... Kendine benlik verip, her şeyi kendinden bilirsen... Ömrün sana hiç bitmeyecekmiş gibi gelirse... Toprağın altındaki bedenini düşün. İşte "sen!"
(
İşte Sen başlıklı yazı
fuatturker tarafından
23.09.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.