Adam kadını beklemektedir. Oldukça telaşlıdır düet için. Oyalanmak için gazete kitap gibi şeyler okumaya çalışır fakat dikkatini bir türlü veremez. Kadın söz verdiği saatten on dakika geç kalmıştır. Adam tam gelmeyeceğini düşünürken kapı çalar.Telaşlı görüntüsünü hemen üzerinden atıp sakin bir şekilde kapıyı açar.

Adam_ Hoş geldin!
Kadın_ (Cevap vermez. Sessizce içeri girer. Etrafı süzer. Adama sırtı dönüktür.)
Adam _ (Yineler.) Hoş geldin!
Kadın _ ( Adama doğru döner.Bir süre adamın gözlerini süzer.)
Hoş bulduk!
Adam _ Şey… Oturmaz mısınız?
(Kadın oturmaz mısın cümlesini düşünür içinden. Sadece tanıştıkları ilk gün böyle hitap etmiştir ona.)
Kadın _ Tabi. Olur.
Adam_ Ben…
Kadın _ Yeni kitaplar koymuşsun kütüphane ne?
(Adam biraz da olsa bu soru karsısında rahatlamıştır)
Adam _ Evet! Evet yeni kitaplar aldım.Bilirsin işte son yayınları takip ediyorum.Hem hoşuma gidiyor okumak bilirsin.
Kadın _ Biliyorum.
(Adam bu sefer sıranın kendisinde olduğunu gayet iyi biliyordur. Sakin görünmeye çalışsa da üstündeki gerginliği atamadığının kadında farkındadır ve basit bir soruyla sırasını savar.)
Adam _Nasılsın?
(Kadın bir sure cevap vermez.)
Kadın _ Sence?
Adam _ Bilmiyorum. İyisindir umarım.
Kadın_ Umarım.
Adam _ Neyi umarsın?
Kadın _ İyi olduğumu!
(Adam eski günlere döner bir an, anlamı eksik cümleler, karmaşalar gelir aklına.)
Adam _ Şey. Yeni bir resim yaptım. Görmek ister misin ? Adını aşksızlık koydum.
Kadın _ Şu an hayır!
Adam _ Neden?
Kadın _ Beş yıl aradan sonra hazır değilim.
Adam _ Neye?
Kadın _Resmini görmeye.
Adam _Ama neden?
Kadın _ Ne neden? Ne neden! Beş yıl boyunca aramayıp sadece resmini göstermek için mi çağırdın beni?
Adam _ Ben sadece…
Kadın _ Sen sadece, sen sadece! Senin sadecelerin hiç bitmeyecek değil mi! (Adam ve Kadın bir süre sessiz kalırlar. Adam mutfağa gider.)
Adam _ (Yüksek sesle) Çayın iki şekerli değil mi? Kupada?
Kadın _ ( Yüksek sesle) Artık değil!
Adam _ (Yüksek sesle) Ne?
Kadın _ Şekersiz içiyorum artık!
(Kadın yerinden kalkar ve resim odasına gider. Resimlere bakar.)
Adam _ (Salona geldiğinde kadını göremez)
(Seslenerek) Çayını getirdim!
Kadın_ Resim odandayım.
(Adam resim odasına gider)
Adam _ Çayın.
Kadın _ (Çaydan bir yudum alır)
Güzel olmuş.
Adam _ Bilirsin işte tomurcuk…
Kadın _ Resmini kastettim. Beğendim.
Adam _ (Gülümseyerek) Teşekkür ederim.
Kadın _ Burada oturabilir miyiz? Sakıncası var mı?
Adam _ Tabi yok. Tabi ki oturabiliriz.
(Hala aynı minderlerin olması odanın şeklinin bozulmaması kadını mutlu etmiştir. Duvar köşesindeki en sevdiği mindere oturur)
Kadın _ Sence Beş yıl uzun bir süre mi?
Adam _ Sayılır.
Kadın _ Sence Beş yılda çok şey olur mu?
Adam _ Şeylerin ne olduğuna bağlı.
Kadın _ Ya o şeylerin içinde hüzünler ve coşkular varsa?
Adam _ Bilemiyorum. Gerçek olan bir şey varsa o da beş yılın bittiğidir.
Kadın _ Evet. Bitti!
Adam _ Bitti.
Kadın_ Mor.
Adam _ Ne?
Kadın_ Kırmızı.
Adam _ Nasıl?
Kadın _ Ve yeşil.
Adam _ Ne demek bunlar?
Kadın _ Hadi başla .Söylediğim renkleri kullanarak bir resim yap şimdi.
Adam _ (Şaşkınlıkla) Şimdi mi?
Kadın _ Evet şimdi.
Adam _ Şey. Neden?
Kadın _ Çizmeyecek misin?
Adam_ Evet. Evet çizeceğim.
Kadın_ Çiz.
(Adam boyalarını çıkartır. Tuvalini hazırlar. Çizmeye başlar hemen.)
Adam _ Ayrılmana üzüldüm.
Kadın _ Neden? Benden ayrıldığın içinde üzgün değil miydin?
Adam _ Ben sadece… Şey.. Pardon.
Kadın_ (Gülümseyerek) Evet! Sen sadece..
Adam _ Neden bitti?
Kadın _ Bilirsin bazı şeyleri geç anlıyorum.
Adam _ (Şaşırmış yüz ifadesiyle kadına bakar.) 
Kadın _ Onun istediği iyi bir eşti ben değildim.
Adam_ Bunu ne zaman anladın?
Kadın _ Son aylarda eve geldiğinde sadece merhaba tatlım deyip televizyon karsısına oturmasından.
Adam _ (Gülümser) Belki sevdiği programı kaçırmak istemiyordur.
Kadın _ (Gülümser) Dalga geçme!
Adam _Peki bunu ona nasıl söyledin?
Kadın_ (Gülümseyerek) Bana : “Tatlım daha büyük ekran bir televizyon alsak nasıl olur?” dediği zaman,. bende “Olur alalım tatlım yalnız sadece sen seyret tamam mı?” dedim ona. İlk başta anlamadı ne söylemek istediğimi. ”Neden hayatım “ dedi bana. Ben de ona “Çünkü büyük ekran televizyonlardan nefret ederim!” dedim.
Adam_( Gülümseyerek) Zavallı adamcağız!
Kadın _Hayır zavallı ben! Nasıl yıllarca farkında olmadan evin içinde bir biblo olarak durdum inanamıyorum.
Adam _ (Hayranlık ve tebessümle kadının yüzüne bakar sessizce.) 
Kadın_ Peki ya sen? Şu an birlikte olduğun biri var mı?
Adam _ Vardı.
Kadın_ Biri mi birileri mi?
Adam _ Sence bu neyi değiştirir?
Kadın _Buna sen karar vermelisin.
Adam _ Birileri.
Kadın _Tamam. En sonuncusunu anlat. Neden bitti? Sıra sende.
Adam _ O gençti.
Kadın _ Ne kadar.
Adam _Şey. On yıl kadar.
Kadın _ (Gülümser) Seni sübyancı!
Adam _(Gülümser) O beni hep roman kahramanlarına benzetiyordu. Sanki iyi bir aşk romanında başroldeki genç kız ne yapmaya çalışıyorsa o da aynını yapmaya çalışıyordu.
Kadın _ (Gülümseyerek) Sonra bay roman kahramanı?
Adam _ Bir gün onun özgür olmasına karar verdim.Tıpkı bir kuş gibi. O bana ait değildi.
Kadın _ Sonra?
Adam _ Sonra ona tavsiyelerde bulundum. Aslında bu ilişkinin yanlış olduğunu ,onu gerçekten sevebilecek biriyle yaşaması gerektiğini söyledim ona. Çok kızdı. Bağırıp çağırmaya başladı.
Ve kapıyı çarparak gitti.
Kadın_ Dokunaklı bir hikaye değilmiş.
Adam _ (Tebessümle) Haklısın.
Kadın _ Eeee resim bitmedi mi?
Adam _ Az kaldı serçem. Şeyyy. Özür dilerim.
Kadın _ (Şaşkınlıkla) Önemli değil.
Adam _Yani bir an…
Kadın _ Açıklama yapmak zorunda değilsin.
Adam _ ………………
Kadın _ Beni de saldın değil mi?
Adam _ Sen de uçmak istedin ama.
Kadın _ Bilmiyorum. Bilmiyorum.
Adam _ Nefessiz kalmıştık!
Kadın _ Evet. Soluk almakta zorlanıyorduk.
Adam _ Peki neden?
Kadın _ Belki de… Düşlerimize sığmamıştık.
Adam _Nasıl?
Kadın _ İkimizin de düşleri büyüyüp kocaman olmuştu. Hatta patlayacak gibiydi.
Adam _ Ve patlamak üzereydi.
Kadın _ Ve sığmamıştık.
Adam _ Ve Ağlıyorduk.
Kadın _ Ve koşmalıydık.
Adam_ Ama ayrı yerlere.
Kadın _ Ama ayrı yerlere.
( Adam ve Kadın tekrar bir süre sessizce birbirlerine bakarlar) 
Adam _ Bitti.
Kadın _ Bitmişti.
Adam _ Resmi kastettim.
Kadın _ Ben de.
Adam _ Bakmak ister misin?
Kadın _ Şimdi değil.
Adam_ Çay ister misin tekrar?
Kadın _ Olur.
(Adam mutfağa girer.Kadın tekrar odayı süzmeye baslar oturduğu yerden. Dikkati birden Adamın, Sahra çölünün bir kesitine bakarak yaptığı resme yönelir. Eski zamanları yine duygulandırmıştır kadını. Adam çaylarla içeri girer.)
Adam _ İşte çaylarrrr!!
Kadın_ Teşekkür ederim. Şu çöl resmi?
Adam _ (Düşünceli bir gülümsemeyle adamda resme bakar.) Evet.Çöl resmi.
Kadın _ Sana bir sırrımı açayım mı?
Adam _ Evet?


Kadın _ Ne zaman seninle tartışsak, her fırtınadan sonra, sen yokken bu resme bakarak dindirirdim kendimi.
Adam _ Bunu bilmiyordum.
Kadın _ Sanki bana bu resmin hiç tükenmeyecek bir aşk yalnızlığı varmış gibi geliyor.
Adam _Bunu hiç düşünmemiştim.Belki de.
Kadın _ Ben çok düşündüm.
Adam _ Resme bakmayacak mısın hala?
Kadın _ Sonra. Neden aşksızlık koydun adını? Yani geldiğimde bana hemen göstermek istediğin tablonun adını? Neden aşksızlık?
Adam _ O resmi yaparken bu isim aklımda yoktu. Sonra resim kendini gösterdiğinde yüreğime, diğer resimlerimin bu resme aşık olabileceğini düşündüm. Ama o her şeye rağmen yalnızdı. Ona aşık olsalar bile renkleri karışmayacaktı. Yani onca aşkın içinde aşksız bir resimdi o. Ben de o yüzden adını aşksızlık koydum.
Kadın _ Peki kendini o resmin yerine koydun mu?
Adam _ Belki de en az senin kadar.
(Kadının ruhunu hoş, ıtır bir coşku kaplamıştır.)
Kadın_ Şimdi bakabilirim resme.
Adam_ Hangisine? Aşksızlığa mı? Senin renklerinle yaptığım resme mi?
Kadın _ En sonuncusuna. Ne yaptığını merak ediyorum.
(Kadın yerinden kalkar. Adama ve yanındaki tuvale doğru ilerler ve resmi seyreder. Oldukça şaşkındır)
Adam _ Nasıl olmuş?
Kadın _ (Yarı utangaç bir şekilde yüzü kızarır.) Şeyy..
Adam _ Evet?
KaDIN _ Bu serçe!
Adam _ Evet .Mor, Kırmızı ve yeşil bir serçe.
Kadın_ (Dikkatle resmi süzmeye devam eder.) Neden bulutun içine yuva yapmış?
Adam _ Çünkü bence onun en rahat olabileceği yer orası. Huzurlu, yumuşak, aşk rengi bir bulut olm…
Kadın_(Bağırarak) Yeterrrrrrr!! Yeterr!! Yeterrrr!! Tamam sus artık! Tanrı aşkına sus!!
(Hızlıca tuvalin hemen yanındaki konsolun üstündeki küçük çocuk biblosunu duvara atıp parçalar.)
Sus! Sus!! Lütfen sus!
(Kadın ağlamaya başlar hıçkırarak.)
Adam_ (Şaşkın olan biteni izlemektedir) Bak seni üzmek istemedim.
Kadın_ (Ağlayarak) Artık düş görmek istemiyorum. Yoruldum. Çok yoruldum. Ne kendimi nede yureğimi taşıyamıyorum.
Adam _ (Bir süre suskun kalır, gözleri dolar, boğazı düğümlenir)
Kadın _ (Ağlayarak) Neden? Neden? Neden? Neden? Neden? Neden?
Adam_ (Ağlayarak) Bazen anlara engel olamıyoruz sanırım.
Kadın _ (Ağlayarak) Bazen anlar hiç düşlemediğimiz kadar acı verir bize.
Adam_(Ağlayarak) Bazen anların peşinden koşarız.Ama geç kalmışızdır.
Kadın _ (Ağlaması yarı dinmiş) Hiç benden başka serçelerin olabileceğini düşündün mü?
Adam _(Ağlaması yarı dinmiş) Hayır.
Kadın _ Teşekkür ederim.
Adam_ Neye teşekkür ediyorsun? Yüreğimin seni bir an olsun unutamamış olmasına mı? Her resmimde senin renklerin olduğuna mı? Hep seni düşünürken, geceyle gündüzün bile karıştığını anlayamayışıma mı?
Kadın_ Şey.Ben . Mendil var mı? Burnum aktı da.
Adam _ (Gülümseyerek) Var.
Kadın _ Var serçem der misin?
Adam _(Mutlulukla)Var serçem.
(Adam mendil almaya gider. Bu arada çekmecede ikisinin ilk tanıştıkları günde 
dil çıkarmış vaziyette çektirdikleri fotoğrafı görür. Fotoğrafı alır ve resim odasına gelir)
Adam_ Al.
Kadın _ Teşekkür ederim. Elindeki ne?
Adam_ Bak!
Kadın _ (Gülümseyerek) Deliymişiz o zamanlar.
Adam _ Ya şimdi?
Kadın _ Sanırım çok daha fazla deliyiz şu an.
Adam_ (Gülümseyerek) Haklısın. (Aklına bir fikir gelir. Hemen odadan dışarı çıkar eski günlerde yaptığı gibi palyaço burnunu ve peruğunu takar,odaya döner.)
Kadın _ (Görünce kahkaha atmaya başlar) Sen gördüğüm en komik ve deli palyaçosun.
Adam_ (Ses değiştirerek) Sen de gördüğüm en güzel ve deli serçesinnn!!
Kadın _ (Kahkaha atmaya başlar.)
Adam_ (Kahkaha atmaya başlar.)
Kadın_ Aklıma ne geldi birden. Uyuyamadığım gecelerde bana masal okurdun. En çokta Sinderalla masalıyla uyumak hoşuma giderdi.
Adam _ (Gülümseyerek) İtiraf ediyorum Sinderalla’yla çabuk uyuduğun için 
daha çok o masalı okurdum sana.
Kadın_ (Gülümser)
Adam _(Gülümser)
Kadın_ Tekrar denesem olur mu acaba? 
Adam_ Ne?
Kadın_ Pabucu diyorum. Tekrar ayağıma denesem olur mu?
Adam _ (Çok mutlu) Olur serçem, olur.
(Sarılırlar usulca birbirlerine,yüzlerce yıl orda kıpırdamadan öylece dursalar da rahatsız olmayacaklarına inanırlar o an.)
Kadın _ Hadi deniz kenarındaki ilk günkü gittiğimiz çay bahçesine gidelim tekrar. 
Adam _ Olur ama bir şartla!
Kadın_ Nedir? 
Adam_ Çayları ben ısmarlayacağım.
Kadın _ (Gülümseyerek) Hayır ben!.
Adam _(Gülümseyerek) Olmaz ben!!
Kadın _ (Gülümseyerek)Ben!
Adam _ Biz!
Kadın_ Biz!
Adam_ Biz!
Kadın _ Biz!
Adam_ (Coşkuyla) Biz ısmarlayalım çayları mutluluğumuza , yeni demlenmiş, tavşan kanı taze mutluluğumuza.. 
Kadın_ Olur serçem… Olur…
S O N

Oktay Coşar
( Yarım Kalan Tablo başlıklı yazı marcel tarafından 18.11.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.