Tabu aşiretlerim parçalandı
Tenimin ruhu perhizde
İspatladığım rüştüm grevde
Şiir lokavt hakkını uygulayacak
Camdan çivilerin direnişidir bu
Biliyoruz
Su da kırılır
Merak ediyorsanız söyleyeyim
Bir zencefilli bir çerçevenin içindeyim
Yok kimse sokmadı, ben girdim
Ben ve şuurum birlikte karar verdik
Girdik ve dona kaldım
Tabii ki bir fotoğraf gibi
Evet tabii ki dona kalmak için
Haklısınız kapısı yok bu çerçevenin
Haklısınız kımıldayamıyor geçmişimin objeleri
Evet biraz mavzer biraz vakit taşları arka planda
Evet yitikliğin de nehri varmış meğer önümüzde
Doğru, yalnızlık kuruyunca yine gübre olurmuş biz halimizde
Görüyorsunuz sadece tek bir çivi tutuyor çığlıklarımı
Duvarın da hakkını yemeyelim
İçimdeki ayların harcı o
Yeni başlayanlar için çöl merasimleri
Bir sözcüğün kaburgasında büyüyor acı ağacı
Her şey sanki masal icabı
Ya da icabına bakılmış bir masal gibi
Beni bağışlayın dokunamıyorum kusurlarıma
Beni kendime bağışlayın, dudaklarım susku taşı
Dona çektim bu çerçevede
Ayaz böyle bir şeymiş meğer
İçimdeki soğuğun eğri büğrüsü
Kırılmış cümlelerim yine de mağrur
buz kesse de fısıldadıklarını
Aklıma bile getirmiyorum maviyi
Tüccar bir gri satın almış her yerimi
Kadranım tiz bir şarkıda
Evet ben oydum
Düşümün son damlasına kadar oydum
Oydum
Oydum
Çıkar mı diye
Çıkaramadım
Çıkaramadım, kimlerdendiniz?
Meğer bu gece dedikleri şey
Bir şiir efsanesiymiş
Binlerce yıldır kandırmış siyah bizi
Rüyalarımızla beslenebilmek için
Bir çerçedeyim
Ürkek bir hızla solgunlaşan
Ateşler içinde atmosferi delmiş
Delirmiş bir meteor gibi
Sancıyı ışığa fermente ederek
Dilimin döndüğünce yanarak düşen
Kuyruğuna teneke bağlanmış yıldız gibi
Belki bir krater olur muyum dileğiyle
Boşluktan görünür mü diye
Damağımda bir türlü eriyemeyen yankılarım
Olmayınca olmuyor
Payıma düşen küçücük bir ağartı
Bana yine benden kalan
İçim dışım yine çerçevedeyken
Gözüm kalsa da yine uykusuz ve damarlı bir sevide
Göz hakkı yine bekar bir sığıntıda
Merak ediyorsanız söyleyeyim
Bir zencefilli bir çerçevenin içindeyim
Yo kimse sokmadı, ben girdim
Yerde bulduğum bir belki yüzünden
Dilendim acıklı saatlerimden
Çerçevenin canı kırıldı
Ve anladım ki
Bu dileklerim
o yüzden ağırlaşıyormuş meğer ruhumda
Bin türlü yerlerini bulamadıklarından…
Oktay Coşar