_-_-_-_-_-_-_NUR OLSUN_-_-_-_-_-_-_
Gözlerinde başladı gözlerinde sürecek,
Bakışında yanmayan şu gözlerim kör olsun,
Kim
derdi ki bu bakış beni kalpten vuracak,
Gönlümde ki varlığın şu kalbime dur olsun
Hoyrat
sevdamın adı, bundan böyle NUR olsun!...
Seni ilk gördüğümde titredi kolum
elim,
Öyle
güzel baktın ki utandı sustu dilim,
Birden
gönle can geldi, kalmamışken mecalim,
Sensiz
geçerse vakit, şu beynimde ur olsun,
Hoyrat
sevdamın adı, bundan böyle NUR olsun!...
Ne deliyim, ne Ozan; ben olup sana geldim,
Yıldırım gibi düştün, sende ben beni buldum,
Daha ilk bakışmada vallahi aşık oldum,
İsterse aramızda kale olsun sur olsun,
Hoyrat sevdamın adı, bundan böyle NUR
olsun!...
Benim mi değil misin, hesabı yürek
etsin,
Gönlümde
ışık oldun, ömrüme bereketsin,
Sen
benim yaşadığım en güzel hareketsin,
Eğer sensiz kalırsam ölüm bile zor olsun,
Hoyrat
sevdamın adı, bundan böyle NUR olsun!...
Yürekte ki karayı, ak olup silen sensin,
İçimdeki duayı, sevdayı bilen sensin,
Sevgilim
yârim olup ruhuma giren sensin,
Gönlüm
narında yansın, içim dışım kor olsun,
Hoyrat
sevdamın adı, bundan böyle NUR olsun!...
Gözlerin deniz gibi, dudakların bal gibi,
Boyun
posun endamın cennetten bir dal gibi,
Vallahi
senden önce yaşamışım mal gibi,
Seni
çok istiyorum, şimdilik bu sır olsun,
Hoyrat
sevdamın adı, bundan böyle NUR olsun!...
Gönlüm, ruhum ve beden, iniyor sen sen diye,
Ne kadar dua varsa bekliyor yansam diye,
Sen Allah’ın lütfusun sen en güzel
hediye,
Sevdan ile yanmazsam şu gözlerim kör olsun,
Hoyrat sevdamın adı, bundan böyle NUR
olsun!...
30 Mayıs 2010 /
Mustafa
Çelebi ÇETİNKAYA