YASEMİN'İN ARKASINDAN

 

     Bizleri acılara gark edip de gittin Yasemin. Sesin hala kulaklarımda çınlıyor. Kaleminden dökülen o güzel dizeler unutulmaz anı kaldı.

     Gençliğine doyamadın. Seni sevenleri yalnız bıraktın. Allah'ın mağfireti üzerine olsun. İnşallah cennetin en güzel köşklerinde oturursun.

     Aslında Yasemin’in   ölümü, geride  kalanlar için bir ibret olmalı. Ölüm yaşlı genç demiyor. Her an hepimizin başına gelebilir. O halde bu yalan ve ölümlü dünyada; Hırstan kapristen, gıybet ve kalp kırmaktan uzak duralım.

     Hiç kimse giderken yanında hiç bir şey götürmüyor.  Sadece yaptığımız iyilikler, kötülükler kalıyor.

     Arkamızdan " Ne iyi insandı" dedirtebiliyorsak, en büyük serveti bırakmışız demektir.

     Birbirimizi kırmayalım. Kin tutup arkasından konuşmayalım. Affedici olup, sevgi dolu yürekle insanları bağrımıza basalım.

     Yasemin'in aramızdan ayrılışı beni çok etkiledi.  Ölüm Allah’ın emri. Kaçınılmaz. Bunu hepimiz biliyoruz.

      Tabii, ama ölüm genç yaşta olunca yürekten yaralıyor.

     Güle güle canım kardeşim. Seni hiç unutmayacağız. Arkandan kırmızı güllerle birlikte dualarımızı gönderiyoruz. Bir de senin için yazılan şiirleri..

 

avuçlarında kelebekler uçuşurdu

sen tebessümlerini bırakırdın rüzgara

bulutlar kıskanırdı rüzgarı, ağlardı

sen ayın on dördüne bakan yüzünle

cilveli bir göz kırpardın gökyüzüne

susardı

 

siyah saçlarında baharlar uçuşurdu

yasemin kokardın en çok da

ellerine  gelin kınaları yakılırdı

sımsıcak sevgiler sokulurdu koynuna

sen hayata  öykünürdün

hayat  sana

 

Adem Efiloğlu

 

 

Ah! Be Yasemin,

Şimdi kime dökeyim gözyaşımı.

Kimlerle dertleşsin hecelerim.

Kim, kinayeli yorumlar yapar şiirlerime?

Hadi gülümse,

Laf sok Yasemin...

Ardından biraz hüzünlen.

Ne, ''Gece Gözlü Güzelmiş'' be arkadaş de!

Adam yazıyor ya de!

 

Ah! Be Yasemin,

Yakıştı mı gamzelerine musalla taşı?

Bak vefasız dostun geldi.

Hadi kalk Yasemin.

Topraklar soğuktur üşürsün sen,

Ağlaşır kuzuların ardından.

Bağıramazdın hani sen kuzularına kısılırdı ya sesin (!)

Hadi kalk Yasemin.

İstanbul'a yakışır mı bu hüzün?

Ne yani şimdi yolum düşerse İstanbul'a ben senin mezarına mı geleceğim?

Hadi kalk Yasemin.

Ağlatma daha fazla ben...

 

Mehmet Özmen


 

// peronlara yaseminler serercesine //

sevmeyi de hiç bilmez ki

kelebek yalnızlıkta

salt bir kararsızlıkta

çırpınır durur

 

y a ş a d ı k ç a

 


Bir kadın ölür uzaklarda

Su şırıltısı güvercin tüyü gibi

Ensemize yapışıp kalır

İğne oyası kahkahalar

 

Ve bir kadın ölür uzaklarda

Bir kez daha törpülenir çocukluğumuz

Yamalı bohçasıyla artık ölüm

Güzel bir kadın gibi kapımızda


Turan Gündüz

 



Ve sen Asmin'im

Sen

Uçurum çiçeğim…

 

Dilimde duasın,

Haykıramadığım içimde zikir

Bir kızım olacak

Sen gibi bakıp

Sen diyeceğim adına

Son nefesimde

Özgürce haykırıp

Seni mühürleyeceğim dudaklarıma

 

Asmin, Asmin, Asmin'im……

 

Canan Korkmaz

 

 

Asmin  gitme…


senden beslenen kahpelik

damarlarında vampirleşir

pusu atar gecelerine

karanlık sınır boylarından

ölüm sıkar hücrelerine

düşlerin kuşatma altında

düşlerin donar kudurur

düşersin bir kış günü

kar taneleri savrulur

toprak bir kez daha deşilir

 

Hasan Polat

 

 

 

 

 

Ülkü Ahıska.31.Ocak.2012

( Editörümüz Yasemin Gökselin Ardından başlıklı yazı Ülkü AHISKA tarafından 1/31/2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.